Toz, kan ve barut kokusu sinmiş bu harâbe,
Bir mahşerî sessizlik çökerken şu serâbe,
Baktım, o yığınlar, o demir, taş, o kereste…
Bir ses aradım, son bir ümit, son bir nefeste.
Kalktım, yürüdüm… Sanki ayaklar benim değil,
Vicdan denilen mahkeme meflûç, zemin değil.
Heyhât! Bu enkaz, benim evim, yurdum, otağım,
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta