Bıktım artık hikaye dinlemekten,
bana hayatını anlat..
Çok canını yaktılar mı?
Canın yanarken, senin için elimden bir şey gelir miydi?
Kızabilirsin bana, daha çok, daha çok.
Acıyan yerlerin için, birlikte de ağlayabiliriz..
Bir şeyler oldu..
Bir daha kimse eskisi gibi olmadı.
Saksıdaki çiçek köklerine sitem etti,
Kırılan dallar bir daha kök salmadı.
Uykuları kaçınca insânın akılda kalana,
Kaçan uykuyla gelen huzursuzluk bir yana.
Yaraya merhem bildiğim ellerinle dokunsana,
Sensizliği asıp bir darağacına,
Bekliyorum kalan son mecâlimle..
Bu gece de gözyaşlarım yastığımı ıslatınca,
Ben kalacağım bir başıma hayalinle..
Her gece aynanın başında 'sen' oluşumla,
Sızımın beni uyutmadığı gecelerde anla..
Olası bir ihtimalin bile olmazken inatla,
Düşlerime süzül de bendeki varlığını anla..
Ayrılığın takvimini tutmadım ama,
Haset vuslâtı için, günleri sayardım.
Kalbimi ellerine koymadım ama,
Deli gibi atışını, sende uyandırdım..
Polenler değil miydi, kokuna özenen?
Güllerdi sana benzeyen.
Sen karışınca; zaman akıp giderdi nehirlerden.
Ve ay'dı, yüzünden bir parça alan.
Sen, her şeyden habersiz olan,
Belki de şimdi gözlerimde dolan;
Duygularımdan taşan..
•Ey Huriyye..
Saçlarında barutun sessizliği var..
Nefesin mi, ruhun mu bilemezsin kursağında,
Geceyi gündüzüne katar insan,
Başı doğum, sonu ölüm olan,
Fakat her şeyi yaşam üzerine kurulan bu hayat için.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!