Ey hâfız-ı mâh-i dil, sırlarımı sakla,
Gam-ı felek ile ben neylerim, ey Yar, haletimi anla.
Hasretin zebânında yanar cân-ı pervâ,
Nefsimde dâim hüzün, her dem feryâd-ı müzeyyen.
Zulm-ü hicrânla her gece uyanırım,
Nefret-âlûd efkâr, kalbimden hâlâ var.
Ey pâk zülfü şebâbın, bî-râh-ı pervâne,
Mecnûnâne sevdâyı sürdürdüm, olmadı cânâne.
Bana eyle merhamet, ey Rezzâk-ı kerîm,
Gönlümde feryâd-ı sâdık, daim olsun himmetim.
Gönlümde kahr-ı melâl, saçıldı her nefsime,
Senden ayrı kalan bu kalp bulmaz huzûr-i sâde.
Ah! Derman-ı hicrân, ey canbazan-ı hikmet,
Sana her dem tevekkül, sana her dem teslim.
Ehl-i sevdâyı vâkiyâ rûzgâr vurur durur,
Fakat gam-ı sâdık kalbimi eylemez yıkılır.
Ey mâh-ı sehâbet, nûr-u kalbimin yansıması,
Bu gönül yolunda sürdürdüm aşkın intisâbını.
Derman isterim sendedir, ey Rahmân-ı basîr,
Beni bırakma, ey ilhâm, susuz gönlümün bahârı.
Yusuf İrşad Başaran
Kayıt Tarihi : 26.7.2025 14:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!