Zavallı Ahmaklar Sizi! ...

Karanlıklar içinde
Kaybettim ben yolumu,
Hangi yöne gitsem
bilemiyorum...

Uzak ufuklarda bir ışık,
Ancak otuz altıda gördüm
İnanmazsınız bel ki! .
Ama çok korkuyorum.

Hala güçlü ve diriyim
Asıl gönlümdür konu,
Kim bilir, kaç katım yaşında
Nerden bileceksiniz
Belki de yakındır sonu.

Denizi deniz yapan dalgalar..
Olmasa ne olurdu?
Diye düşününce insan..
Hangi deniz kalırdı? .

Derinden gelir sesler,
Akarsu uyanıp esner
Gururlanma eyy dalga! ...
Seni de gözeler besler.

Nedir sevginin tohumu ?
Asil bir insanın "küçük sevgisi" mi,
Küçük bir insanın "asil sevgisi" mi,
yada minicik bir busemi?

Tercih sizindir elbet,
Olmasa belki de bunlar
Hayat sıradan olurdu.

İçin için ağlamasak
Belki tadı kalmazdı,
Sözüm meclis dışına;
Sevmek nedir bilmeyenler,
Kıymetlenip görmeyenler,
Fosil gibi kokmuşlar,
İçerden kokuşmuşlar,
Durun bre kalpsizler! ..

Yolda yolsuz olsam da
Sizler yol olamaz bana.
Çölde susuz kalsam da..
Kör kuyuya dalsam da..
Sizler su veremez bana.

Hissetmediyseniz eğer,
Hele de sevilmediyseniz hiç,
Paslı çivisiniz demektir,
Bırakın hep paslı kalsın.

Aslınız aynadan soğuk
Yoldaşın 4 ayak, 2 boynuz
Sevgisiz, şuursuz, nasipsiz,
Acınacak kadar sersefil..
Zavallı ahmaklar sizi ..
Bu poz da benden olsun.

Y.A