Zamanın Kör Kuyusunda
Bir ses
Bir tınıda
Düşer hayatı insanın
Zamanın kör kuyusuna
bir düş ağartısında
Geleceğe dair her hayal ortasından kırılır
Geçmiş zamanın kucağına
Asık suratlı çocuklar birikir
Güzel gülüşlü bir anı
Ruhun aynasına düşer de
Çimen gözlerinden tabiat
Kızıl bir kışta pişer
Dur desem dur
Kıyım kıyım hüznümde çıbanlar çıkaran bu zamana
Dur desem dur
Hayatımın soğuk yüzünde bir sıcak esintiye kıyan bu zamana
Ağrım sızım
Bir kin döngüsünde
Düşüyor ibresine batının
Doğudan devşirdiğim gönül közümü
Savurmak zorunda mıyım ölülerin Ganj ına
Dur ne olur dur
Topallayan ses tellerimin
Derdini yürütmesine izin ver…
Gelmeden akşamın,
Sabahın ışıklarına
Acıdan ıslanmış hüznümü sermeme izin ver
İzin ver bir akşam ürküntüsü
Tutup korkularımı çekiştirmesin…
Yanmayacak gömleğimin
Gözümde yok kıymeti
Akşam sarhoşluklarına bir meze
Acıdan ısmarladığın
Hüznün dalkavukluğuna sığınmış ızdırabımın
Neşesi yok sabah çıkmalarına…
Ürkek bakışlarıma sebep
Mısralarını ayarttığım
İçimi kaldıran şiirlerim uzun bir hikaye
Bu hikaye sonu olmayan tatsız bir lokma
Ciğerime karışan nefese inat
Midemi acıtan çok acıtan…
NİSAN 2017
Emrah Şeflek
Kayıt Tarihi : 1.6.2017 22:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!