devrini devirir mevsim
övünür bir çift siyah avuntu
yüzümde
ıslatırken yanaklarımı,
yüzünü merak ederim eski zamanlardan kalma
bir bakışa aldanır çocuksu yanım
susardım.
babamın takıntıları vardı çocuklardan yana
geç saatlerde en kötü evlat olurdu ağbim
anneme yanardım derdimi coğu zaman
yine çaresiz
susardım..
kerpiçden evleri vardı komşuların
beyaz bir tül üşüyen damlarda..
bahçede iki fidan mutluluk
dallarda yaza meyve verecek umut
en kırmızısı en tatlı olandı elmaların
en utanmazı en çok çalanı baharın
en çok sevdiğim oğluydu halamın
aklıma geldikçe
susardım..
maviler gördüm sınırlı sınırsız bakışlarda
tuzunda balık ölüleri çığlıkların
ve martılar yoktu o mevsim
hayalinde çocukların
yine de bir lahmacuna tav olan açlıklarım
en çaresiziydi korkuların
aklıma geldikçe
susardım
dışarda aç ve üryan yanlarını gizlemekle meşgul
bir toprak kirinde çocuklar
üstü başı perişan bir gece yarısı
kaynayan bir soba
bekletisiz karısıyla,koca
ve hepsi bir birinden hüzünlü,güleç,ve çocuksu ama
aklıma geldikçe hayal de olsa
ablam ağabeylerim ve sonra
sıra bana gelince
susardım
bülbülün adı vardı o mevsim hiç unutmam
gülün reçelli hali malum
reyhan hiç yaprak dökmedi ama
çok dal kırıldı bir vakit
reyhan kokulu yollarda
ve musluğu yosun tutmuş üşüten okullarda
az sıraya yazmadık sırası bir türlü gelmeyen düşleri
düşer oldu bir bir acısı hala yeni
eski puslu hatıralar..
ne zaman hüzünlü bir taksim dolansa
tırnaklarında keder kokan parmaklar
makamı ne olursa olsun
susardım..
sokak şairi
Yücel YarımbatmanKayıt Tarihi : 30.12.2007 20:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

yoksa öfkesinden mi bilinmez...
susmak yalnızlık mıdır???
yoksa içinde toplanan büyük bir kalabalık mı???
her neyse dosttt susmak çok şeyi anlatmaktır gözlerde...
saygıyla..
azime gürlek...
TÜM YORUMLAR (1)