ZAMAN DURDUĞUNDA
Geriye gitmeyi,
geriye bakmayı,
takılı kalmayı bırakalı çok oldu.
İyi de oldu.
Ve fakat bazan Cem Karaca'yı dinliyorum.
Dinlemek istemiyorum oysa ama dinliyorum işte...
Unuttuğum,
silsemde izi kalmış,
herkese dönüşmüş her'lere çok uzaktan bakmak,
bakakalmak....
Kimdi bu serseri?!!
Ne diyordu usta;
boşveriyorum sonra,
Her ne dediyse dedi.
Ve uyanıveriyorum ağır aksak kabus gibi bir düşten.
Cem susuveriyor.
Arkam,
ardım,
gerim buz kesiği bir soğuğa dönüşüyor.
Dudağımı ıslatan Fransız öpücüğünün ardındaki Çela hatırlatıyor sonra.
Koskaca bir adammışım ben.
Otelimdeyim.
Kamboçya eli Siem Reap'teyim.
Misafirlerim var falan.
Falan misafir filan misafire çengel atmış,
falan filan,
falanlar geliyor filana dönüşüp gidiyorlar.
Çıkarsal kalleşliklerle hep aynı dejavuyu yaşatıp.
Neden hep herler tıpkısının aynısı
Bu kaçıncı...
Ve Türklüğümü hatırlatan iş güç manivelaları ile dedikodusal sırıtışlara kirlenen astarın ardındaki yüzler arasında,
düşümü büyütmeye devam ediyorum..
Sürükleyip geldiğim ve paçalarıma kadar sıvaşan kokuşmuşlukları süpüreceğim elbet,
o ulvi hayali gerçek yapmak için,
bir türlü erişemediğim,
ütopyam olacak dediğim girdabın içinden,
çekip almaya niyet ettiğim auraya göz kırpıyor Çela..
Dudağımda yarım bir heves bırakıp,
Pinom Pen'e dönerken,
gel diyor bana....
Ve ağzımın ortasına bıraktığı ılıklık,
yavaş yavaş içimi ısıtmayı bırakacağa yakın.
Cem Karaca susuyor.
Çela konuşmaya başlıyor.
Gel diyor yine..
Düştüm dilden dillere.
Gecikme...
İçimden son kalan sıfatım olan Türklük gömleğini çıkarmak geçiyor.
Sağım solumdan kalleşlikler yüzerken
Soyunupta geleceğim sana Çela
Diyor iç sesim
Dış sesim teyitliyor
Bir gölgemi
Ve
Dudaklarını ıslatacağım güne
Bekle beni
Kara sevda bu.....
Kayıt Tarihi : 26.5.2025 17:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!