Zaferiniz Mübarek Olsun

ZAFERİNİZ MÜBAREK OLSUN

I

En gelişmiş teknoloji yine yenildi!
Giderayak Zeynelabidin’ i vuran çocuk katilleri,
Yenemedi sizi..
Ey şerefsizlerin gönlüne korku salmış şerefli komutan!
Ey milenyum çağının Selahaddin’ i!
Ey adaletsiz savaşların adalet dağıtan Ömer’ i!
Kötü amellilere,
Niyetleri zulüm olan siyonistlere,
Ve o düzeban işbirlikçilere dersini verdin!
Seninle gurur duyuyor,
Seninle övünüyor,
Seninle şahlanıyor İslam Ümmeti!
Seni gördüğümüzde yüreğimiz kabarıyor!
Evlerimizde resimlerin, Ellerimizde bayrağın var!
Duâlarımız var zafere ulaşman için,
Düşmanların helakı için bedduâmız var!
Sizin için nemlenmiş kirpiklerimiz,
Islanmış yanaklarımız,
Acıyan canımız var!

En sağnak haliyle üzerinize kurşun düşerken,
En kallavi şekilde yanıyordu yüreğimiz..
Zalimler üstünüzde akbaba gibi uçarken,
Ölüm kokuyordu evlerimiz..
Kan revana dönüyordu beden..
Bahçelerimize batlamamış bombalar düşüyordu.
Kurşun izleriyle doluyordu duvarlarımız.
Ve hep kurşini bakıyordu arş.
Hep bir telaş vardı bizde
Ölümden korktuğumuz için değil
Er meydanlarında öldürülmediğimiz için.
Sonra enkazlardan çıkarılan bebelerin bedduâları...!
O bedduâlar şimşek gibi tepemizde çakıyordu.
Kendimizden utanıyorduk,
Bir şey yapamadığımız için utanıyorduk,
Ve sonra gururlanıyorduk
Biz duâ ederken siz katyuşa atıyordunuz,
Allah’ ın izniyle zaklimler mevta! ! !

II

Gözlerimize uykusuzluğun sarhoşluğu değil,
Şehidlerimizin kanı düşmüştü!
Ve o kan bize bizi hatırlatmıştı.
Yani Çanakkale’ yi..
Allahu Ekber Dağlarını..
Bedir’ i
Uhud’ u
Hendek’ i hatırlatmıştı.
Ve boğazımıza takılmıştı yemekler
Su içmek istemiyorduk!
Zira hep o zalim sesler,
En şiddetli ekoyla çarpıyordu bedenimize..
O zalim kararlar!
O zalim taraflılık!
Mazlumlara karşı zalimlere yakınlık
O şerefsiz insansızlık bizi kahrediyordu
Ve bizi sokaklara döküyordu.
Çağlayan’ da çağlayıp yanıyordu
Diyarbakır’ da ağlıyorduk,
Trabzonda ayağa kalkıyorduk,
İzmir’ de zalimlerin üzerine yürüyorduk!
Ve Mısır’ da, Endonezya’ da, Irak’ ta...
Suriye’ de, İran’ da dalgalanıyorduk
Tıpkı o Tevhid’ li hilal gibi...

Şerefli bayraklarımızı şerefle taşıyorduk!
Ve o şerefsizlerin bayraklarını yakıyorduk!
Resimlerini yırtıp kuklalarını asıyorduk.!
Biliyorduk ki tarihin en çirkin sayfalarında,
En lanetli varaklarında yerlerini alacaklar...
Selahaddin’ i ananlar,
Allahu Ekber, Humeyni rehber diyenler,
Seni ve ordunu hayırla anacak!
Tarih sayfalarında adınız şerefle yazılacak!
Yavuz Selim gibi,
Fatih Mehmet gibi,
Ahmed Yasin gibi...
Zira zulmün çokluğu,
Azlığına yeniliyordu, yenilmişti!
Ve bir ayet daha kör gözlerin içine damlıyordu.
“Nice az bir topluluk,
Allah’ ın izniyle sayıca çok bir topluluğu yenmiştir...”
-249 Ayet Bakara Suresi-
Ve yine, her zaman Allahu Ekber! ! !

III

Biz hep kazanacağına inandık
Çünkü zafer sana ve orduna layıktı,
Size yakışıyordu.
Hakk’ın yanında olup,
Hakkını savunan sizsiniz.
Toprağı ve alın teri çalınmaya,
Gaspedilmeye çalışılan sizsiniz.
Ve dik durarak direnen de sizsiniz!
Sen ve ordun ne kadar şereflisiniz!
Bizde sizin şerefinizi şerefimiz biliyoruz!
Zaferinizi zaferimiz biliyoruz!
Bizim için önce yer Kerbela’ ydı,
Şimdi hem Kerbela,
Hem Filistin,
Hem Irak’ tır!
Ve tüm İslam coğrafyasıdır!
Yaşasın küresel intifada!
Yaşasın Hizbullah ve Hamas!
Yaşasın İslam kardeşliği!
Kahrolsun Siyonistlerle ortakları,
Kahrolsun kahpe Emperyalizm! ! !

Lokman HAMİTOĞLU