sona doğru...
bir yağmur bulutu boşaldı bugün,
boşaldı başıma, omuzlarıma.
hasret kalacağım belli idi dün,
maziden atiye kalanlarıma…
son gidişin ardından...
senin bu son vedan hazanda yaprak,
ağaçta bir başka, dalda bir başka...
ruhumla birlikte sürdüğün toprak,
üstümde bir başka, yolda bir başka...
son sevdama...
Bocalayıp kekeledim hani dün,
Senin gibi gördün, dilim çaresiz.
Şu yaslı bahçemde minik bir Türk'tün,
Bülbül gibi gördün, gülüm çaresiz..
son veda
her şey boş dünyada işte her şey boş,
gündüzler gözüme perde, sevdiğim.
ister geri yürü, ister öne koş,
yaş kemale erdi serde, sevdiğim.
son yaşım
tarumar olmuşum heyhat bana ne,
doğduğuma pişman etti son yaşım.
geceler inince bir de gözüme,
karanlık dünyama yetti son yaşım.
son yaşım
tarumar olmuşum heyhat bana ne,
doğduğuma pişman etti son yaşım.
geceler inince bir de gözüme,
karanlık dünyama yetti son yaşım.
son yolcu
alemi ervahtan böyle doğmuşum,
iksiri sevdanda beni bulmuşum,
topraktan gelmişim ve doğrulmuşum,
al götür canının çektiği yere,
temaşa-i sin
üstad'ın mezarını koklayan o pis böcek,
yakında, çok yakında gör bana da gelecek.
hangi sonsuzluklarda yolculuklar ettin de,
böyle bir harabiyet yaşamışsın diyecek...
türkeş,
devranda binbir tür keş!
kanım dondu baharda,
mezarından kalk, türkeş!
türkeş,
devranda binbir tür keş!
kanım dondu baharda,
mezarından kalk, türkeş!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!