Ellerimden tut.
Sonra kurtar beni gecenin karanlığından
bana bir kelime beğen ve söyle
Yazgımızı bir kelimedir kurtaracak olan
söyle ki öyle içten
Evvela zamanın üzerine
kavurucu biraz ıslak
giderek daha da umut verip
sonraları solgun
sonraları o güleç cesetlerin
bir demet ışık gibi
talihsiz düştüm yorgun
sanıyorum ellerim terledi
direndim, ağladım, güzeldim
ve elbette tüy ektim dilime dolaşmadan
çünkü kambur bir aşktı bu.
Göğün tadını alanda ağrılarım artıyor
Güneşi nereden doğuyor bilinmeyen
Promete ruhların olduğu bu diyarda
aydınlığın sürgüsünü çekiyorum
Kapanıyor ve düşüşün ağızda pas bırakan
eylemiyle irkiliyorum.
Bir yüzüne ağır geldin aşkın
Kainatı bir kızıllığa gark etmeden bırakamazdım
Doğrult göğsünü şu bahara
Tüm münevverliğimden sıyrılıp
Yine entellektüel bakışlar üreteyim
Gece aynı gece
İşgal altında hayatlar yaşıyoruz
küçülerek dahil oluyoruz içlerine
ihtiyarlamak böyledir
Ve ihtiyarlık çoğu kez haz verir
Ben sürekli bir kerahet halinde
sürekli yürüyorum.
Uzak tuttum kendimi dünyaya
raflardan bir mesafe beğeniyorum
ona karşı
Jazz beni etkiliyor ne de olsa
etime diş geçiriyor
geçiriyor ve uyuşukluk
Biz onunla giz dolu bir şey yaşadık
Adına yaşamak denirdi yaşamak
Berişa kimselere bakıp
Yaşamak ibrikler dolusu ibretler demekti
Biz onunla giz dolu bir şey yaşadık
Kendi sorgularımız sebebiyle dağlar
I
Kötürüm bir ruhla izlenir bulutların savaşı
Ölüme incecik kollarla ulaşırız
oysa ölüm
En kavileştiği yerde hayatın
gelişir
senin yurtlarından kaçıyorum
ağır-aksak adımlarım ümitsiz fakat
sağanak yağmur tenimi okşuyor
çünkü senin adını bile unutmadım
çarpmadığına inanmazdım elektriğin



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!