Ben feryat ettikçe
Gökyüzü gürlüyor fezayı yırtarcasına
Dağlar yankılanıyor ağlarcasına
Sağır kulaklar çınlıyor duyarcasına
Kuşlar kanat çırpıyor uçarcasına
Sen duymuyorsun
Rüzgar eser dal kırılır
Dal rüzgara kırgın değil
Ayak basar yol ezilir
Yol ayağa kırgın değil
Alır,satar,eker biçer
Ölen Göçer Salı Kalır
Bir çocuk gelir dünyaya
Anasının gülü olur
Gençleşir düşer sevdaya
Seven yürek dolu olur
Savunma kendini buna hakkın yok
Ayrılık bağrıma sapladığın ok
Çekip gidişinden haberimde yok
Bilinmez illere düşüren sendin
Çağırdım Gelmedin kovdum gitmedin
Dünyayı cennete çevirmek için
İsraftan kaçınsak,tasarruf yapsak.
Kara bahtı ak’a çevirmek için
İsraftan kaçınsak,tasarruf yapsak.
Damlacıklar birikince göl olur
Ufkumuz neden karanlık
Güneş neden gülmüyor
Kime ne ettik ki, biz
Dostumuz bulunmuyor.
Dostluklar kurulmuyor
Seni anlamıyorum
Bu soru’nun amacı ne
Bilmiyorum sorma bana
Sorma bana geçmişi.
Unutmak istiyorken
Hatırlatma maziyi.
Halim aşk çölünde susuzluk hali
Yağmur ol serinlet kavruluyorum
Görünür kaçarsın serap misali
Beşinde koşmaktan yoruluyorum
Gönlüme taht kuran,o peri sensin
Silleler Vurulsa da Başıma
Ayak uyduramadım zamana
Dişli olmadım çıkar çarkın da
Sevgi ile davrandım muhataplarıma
Hedef oldum nefret dolu bakışlara
İhtiraslar öfkelerin anası
Öfkeler yara açıyor sinelerde
Huzura kavuşmak ne mümkün
Yangınlar varken yüreklerde.
Nefret tarlalarını yok edebilsek
Yine çok güzel bir şiir kutlarım saygı ve selamlar efendim esen kalın
Yusuf abi gönderdiğin kitaplar için sonsuz teşekkür ediyorum.. Minnettarım.. Mutlu olun, mutlu kalın..
Şiirlerinizi ayakta alkışlıyorum. Başarılarınızın devamını dilerim.