Saatleri durdurdum bu gece,
mekan hükümsüz,
zaman, eski bir ceket gibi asılı kapıda.
Ne dünün ağırlığı omuzlarımda,
ne yarının telaşı.
Sadece bir "an" var,
bıçak sırtı kadar keskin,
okyanus kadar derin.
İnsan, kendi içindeki uçuruma bakınca anlıyor,
düşmekle yükselmenin aynı şey olduğunu.
Bağırıyorum, sesim çıkmıyor,
susuyorum, kainat titriyor.
Asıl savaş meydanı ne doğuda ne batıda,
iki kaşın arasında,
O görünmez, sessiz cephede.
Kabuk soyuluyor dostum,
et, kemik ve o süslü kelimeler...
Geriye kalan neyse,
işte "ben" odur.
Belki bir ışık huzmesi,
belki koca bir hiç.
Ama yürüyorum,
gölgesiz, izsiz ve sessiz.
Varlığın o büyük sırrına doğru...
Hasan Belek
28 Kasım 2025- Akçay
Kayıt Tarihi : 28.11.2025 12:14:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




TÜM YORUMLAR (1)