Cehennem kapısını ansızın aralarken
Sevdacılık oyunu günleri yaralarken
Hasret denen urganı yüreğime dolayıp
Veda arzularını her saniye kollayıp
Gittiğin günden beri akrebi hüzün sardı
Mevsimsiz ızdırabım içten içe sarardı
Gidişinle sol yanım yarına tövbe etti
Takvime yas eyleyip makbere secde etti
Kâbuslarım uyurken uykum geceye kondu
Hüzünlerim buz tuttu gözlerim her gün dondu
Islanmış umutlarım çöle vaha ektiler
Doğmamış sabahımdan güneşimi çektiler
Ayrılığa hükümlü celse sunarken beyan
Sustu gün durdu zaman akrepler kördü o an
Gönlün hatim indirdi cehennem sensiz kaldı
Gül dikenden hamile toprağı hazan aldı
Mutluluğa yeminli yüze acı kattın sen
Güneşin ortasına zemheriyi attın sen
Yüklemsiz ahvalimi gün ve gün zorlayarak
Hesapsız gidişleri dilsiz azarlayarak
Gidişinden son kalan sesi arıyordum ben
Kör ve sağır akrebi günle sarıyordum ben
Ne bir yalvarıştır bu ne bir hasrettir sana
Bin bir parça kalemden tek bir nefrettir sana
Yalnızlığa desenli yüzüğü zindan sanıp
Gelinliği öldüren gönlü hanedan sanıp
Gönlünde ağırlanan günlere sitemimdir
Düşleri gerçek sanan imzaya matemimdir
Kayıt Tarihi : 11.5.2007 02:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!