Yoksun! sensiz yeni bir hayatın eşiğindeyim
Gidişinle başlayan asabi cümlelerin en başındayım
Kırık olan her şeyi yazıyorum,
Kalemim kırık mürekkebi akmış fütursuzca yazıyorum
Kalbim kırık bir ah! içinde yakınıyorum maziye
Aklımdan geçen ne varsa kırık mizanseli bozuk,draması ağır...
Hayatın tortusunu avuçlarımda biriktiriyorum
Umut oluyor bazen,bazen tanyeli ağrıması
Bazen bir serçenin meşe ağıcındaki raks ile ötüşü geliyor
Bazen de denizin üzerinde kendini rüzgara teslim etmiş bir gemi
Ve o geminin alabandasında ben,sen oluyorum batıyorum
Bazen uçurtmanın peşindeki ebemkuşağı şen şakrak oluyor her şey
Tutunmaya çalışçıkça ellerim üşüyor hayatın metal kısmında
Yollar eritiyor,içimden geçenleri aklımdan söz öbekleri uçuyor
Bazen bir beton deryasının üzerinde güvercinlerle dertleşiyorum
Kendimi kendime kanıtlamaya çalışıyor arpacı kumrularını aratmıyorum
Saatlerin bile geçmediğini faraziye döküp ellerimde ne varsa boşaltıyorum
Öpüşün,dokunuşun,kısmaların,kıskançlıkların daha söyleyemediklerim
Ne varsa dökülüyor bir bir gözlerimdeki tomurcuk yaşlarla birlikte…
Meğer ne kadar soğukmuş ellerim sımsıkı tutuyormuş seni
Fakat üşümüyor ellerim sıcaklığın var hala
Mangalda kül bırakmıyorum,rakı,balık,oh! ne ala!
Yalın ve yalınız bir ömrün bahşi içindeyim
Kadere kısmete,hayra,şere bıraktım ömrümü tüketiyorum
Seni artık tükenmeyen kalemimle yazıyorum
Yoksun ki yazabiliyorum nefreti,ihaneti,çekip gitmeyi
Yoksun ki şarkılar da seni söylüyor benim gibi
Yoksun ki ben böyle çaresiz sen başka yollarda
Yoksun ki umutsuz bir gecenin sabahını bekliyorum…
Kayıt Tarihi : 11.7.2008 00:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!