Yalnızım, üç beş melek, dört beş huri arasında
Şöyle içten içe ağlayarak, hüzne ilmek atası m var!
Yalnızım. Alem canhıraş dümbelek, naifim nahoşun narasında
Öyle muhtacım ki; bir uzun saçlının dizlerine. Yatası m var!
Yalnızım dağlarda, düzde, yağmur ormanlarında filler arasında
Yalnızım Afrika steplerinde, çiçek bahçelerinde, güller arasında
Yapayalnızım, etrafımı çevreleyen ışkın, ecnebi diller arasında
Ah! Yarın hatırına varamayan aşığın, diken biter, diken yarasında
Yalnızım dost, yolunu gözlerken cennetle cehennem arasında
Sırra kadem basarım bazen. Bazen semazen bir sıracalının sarasında
Yalnızım! Ne gözüm saraylarda, köşkte, nede zenginlerin parasında
Yarım yanında, yarı canlı göğe bakarım. Gözlerin yıldızların sırasında
Yalnızlığım zılgıt yemiş, hamasidir dostla düşman arasında
Pervaneyim, fesim, kısık sesim, fırtınalar, boranlar sonrasında
Yarı beline kadar çamurlarda, gündüzleri karanlık, tavuk karasında
Yağız kırım, dörtnala koşarım. Debdebem ağustos kırağısında
Yalnızım şehirlerde, köylere meramımla birlikte, beraber
Yanmaya çok müsait, yakmaya heveslilere müjdeli haber
Olsun huzur, dolsun sevinç yüreğine, her yeni haber
Hanidir hakka döndüm, yanımda yalnızlığımla beraber!
Yalnızım, adaletin olmadığı yerde, hakkın yanı başında
Yalnızım hakkı gasp edilenin kirpiğinde, kaşında, göz yaşında
Yalnızım mazlumların, masumların, umudun yanı başında
Yalnızlığım ihtiyar. İlk insan, Hz. Adem’in yaşında
17.08.2009
Mehmet Sani ÖzelKayıt Tarihi : 17.8.2009 23:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yalnızım, adaletin olmadığı yerde, hakkın yanı başında Yalnızım hakkı gasp edilenin kirpiğinde, kaşında, göz yaşında Yalnızım mazlumların, masumların, umudun yanı başında Yalnızlığım ihtiyar. İlk insan, Hz. Adem’in yaşında

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!