Hüznü kuşanmış karalı kalbime
İnce ince dökülen yaşlara
Sebebi sen olan
Somurtkan suratıma
Bir çare göstersene...
05.09.2012
Bir kor düştü gönlüme ömrümün hazan mevsiminde
O yeller esip geçmişken
Bir sağnak bekledim ben.
Ecel kapımı çalanda
Çelimsiz,cansız bu bedeni müsebbip kollar kucaklasın.
08.10.2011
Aşka la kaydi olur mu?
Aşığın aşkına karşılık olur mu?
Aşk derdiyle dertlenen çıkar mı?
Gözyaşının tende derin izi saklı mı?
Safî âşıkla dalga geçmek,başa bela olmaz mı?
02.01.2011
Ben güzel ölüm ölmeyeceğim sayende.
Bilir misin zalim.
Hayatımı yaşamadan
Yaşlanıp yaşlara boğuldum.
Ben, açılmış bir kucak beklerken
Kara toprak basacak bu bedeni bağrına.
Kim görür kim duyar
Ruhumun anaforlarını.
Düşlerimde verdiğin
Ilık busenin adı kalmış adı.
(Ahmet Haşim İçin)
Hazan bahçelerinin aşinasıdır her dem gönlüm
Gören duyan olmayınca neye yarar terennüm.
Çoktan geride kaldı
Ölümsüz aşkları insancıkların..
Çalış ki üretesin
Üret ki karşılığını bulsun emeğin
Bak ceddine ibret için.
Adalet,ilim ve tevazu olsun düsturun.
Gayrıyla didişmeyi bırak
Cehlin sana en büyük düşmanın..'
Hoyratça tüketiyoruz ömrün dakikalarını.
Bu can bizimmiş gibi.
Takvimden yaprak koparır gibi.
Ölen yalnız ve kimsesizmiş.
Lakin hırs ve inatla tutunur nefis.
Aşkının acısının hazzından başkasını tatmadım.
Aşkına susadığımın.
Gel gör ki;
Nefretim bile aştı aşk gibi yücelik abidesi hissi.
Sensizliğim, sonsuzluğa bir kapı araladığı gündür
Artık benimçin...
Aşk ne yaman.
Vuslat ne zaman.
İffet nerde saklı.
Nefret nasıl bir illet.
Hiddet mi galip nefse
Merhamet mi çıkar üste?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!