Bıktım sabahı olmayan gecelerin soğuk yüzünü seyretmekten. Bıktım, boş duvarların arsız sırıtışlarından, kaş çatışlarından. Umut ekmekten, hüzün biçmekten bıktım.
Gidişin soğuk bir kış gecesiydi. Buz kesilmişti kaldırımlar, buz kesilmişti bedenim. O zaman biliyordum dönmeyeceğini. O zaman biliyordum bütün yolların çıkmaza uzandığını. Ama bir umut, kücüçük de olsa bir umut kalsın içimde istemiştim. Kaldı mı sence.?
Bir haber yollayacaktın, bir selam, bir mektup, ya da geri döneceğin umudu saklayan bir işaret. Hani nerede?
Zaman, çok acımasız. Her derde ilaç derlerdi de inanırdım. Zaman ilaç değilmiş derdime. Bir yok oluşun, kahroluşun takvimlerdeki yansımasıymış zaman.
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında.
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi
Devamını Oku
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta