Vefa'yı, Haliç'in yamaçlarında
Bir mahalle zanneden,
Hayırsız sevgilim,
Biliyorum merak etmiyorsun,
Aramıyor, sormuyorsun beni,
Belki aklına dahi gelmiyorumdur,
Ama yine de söyleyeyim,
Akrep ile yelkovan arasında bir yerlerdeyim,
Ne kovalıyor, ne de kaçıyorum bir şeylerden.
Unuttum vaktin ne olduğunu,
Öyle bir kavram yok bende artık,
Üstelik zaman sadece takvimlerde geçiyor,
Ne geç kalıyorum bir şeylere, ne de erkenciyim,
Çocukluğumu da bilmem,
Gençliğimi de,
Doğduğumdan beri
Elli yaşındayım sanki,
Yarım asırlık bir yorgunluğa ev sahipliği yapıyor,
Usul usul tekleyen kalbim.
Eskiden yüzüme bakanlar anlardı halimden,
İçim dışıma sirayet ederdi çünkü,
Şimdi, yarım yanlış çözülüp atılmış bir bulmaca gibiyim,
Algılarımın hiçbir göstergesi yok,
Ne sevinçliyim, ne de elemliyim,
Şu an oturduğum balkondan daha yaşlıyım belki,
Soluduğum hava eski, ben mi eskiyim çok şüpheliyim.
Yaşadığım ev otobana çok yakın,
Yolun uğultusu mahalleyi inletirken, gel gör ki,
Başımın içindeki uğultuyu bastıramıyor bile,
Beş duyu organım tıkır tıkır çalışsa da,
Hiçbir şeyi kayda geçemiyorum artık,
Rüzgarın esmediği sıcak bir havada,
Sıkılmadan asılmış çamaşırlar gibiyim,
Damla damla hüzün döküyorum
Tersi dönmüş yüreğimden.
Her ne kadar aklımla kavgalı olsa da
Tökezlese de ara sıra,
Yok denmeyecek kadar bir kalbim var çok şükür,
Yeni alınmış, daha bir iki kez kullanılmış,
Ve diğer teki kaybolmuş bir ayakkabı yalnızlığında olsa da
Atıyor sonuçta,
Mehter davulu gibi, iki ileri bir geri.
Şimdi bütün bunları sana
Neden ve ne için anlattığımı inan hiç bilmiyorum,
Bildiğim bir tek şey var,
Bileti kesilmiş garip bir yolcuyum,
Hangi vasıta ile, saat kaçta giderim
Onu da bilmiyorum.
Fevzi Emir Yılmaz
Fevzi Emir Yılmaz
Kayıt Tarihi : 14.9.2024 13:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!