Vazgeçemediğim tek suçum

Serpil Çavuşoğlu
139

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Vazgeçemediğim tek suçum

Sorma ne haldeyim...
Parçalanmış mıyım,
kaybolmuş muyum, bilmiyorum.

Yandığım yer,
dokunduğum yer kadar acı çekiyor.
Düşüyor gözyaşlarım yandığım yere,
senin de düşüyor gözyaşların yandığın yere.
Ne yana dönsek,
her yerden aşk sızıyor.

Söylesene!
Ateşin sarısını ayırabilir misin ateşten?
Ben seni ayıramıyorum kendimden.
Ayırmak da, ayrılmak da
ölüm değil mi?

Seni sevmek,
ayın da, güneşin de tartıda kendinden verip yarım kalması gibi.
Işığımız eksildikçe, karanlık üstümüze siniyor.

Şimdi kendi içimde,
kendi nefesimle boğuluyorum.
Sen yokken, cennet bile
gece vakti kurulmuş bir pusu gibi gelirken,
ben durmadan pusulara yenik düşüyorum.

Ah bir bilsen...
Geceler bana kışın ayazını zorla giydirirken,
avluda vaktini bekleyen isimsiz,
buz kesmiş bir mezar taşı gibi üşüyorum.

Her dua içimde girdap gibi dönüyor.
Bu nasıl bir araftır, Rabbim?
Her yanım tıka basa sensizlik,
Her yanım cehennem...

Oysa ben,
sadece bir kez ölmek için gelmiştim dünyaya,
ama sensiz bin kez ölüyorum.
Vazgeçemediğim tek suçum sensin,
ve ben bu suçun adına "aşk" diyorum.

7.11.2025 17:22:07

Serpil Çavuşoğlu
Kayıt Tarihi : 18.12.2025 14:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!