Sultan Fatih Yağcı Adlı Üyenin Nedir Yazıları ...

  • akrep yelkovan

    20.10.2006 - 15:42

    bu deneyi bende yapmıştım.köy yerinde tabi..
    yere bir çubuk dikerek, çubuğun gölge hareketlerini izlemiştim.
    saatim yoktu o zamanlar
    elimde bir takvim yaprağıyla
    öğle ezanı okununca
    gölgenin nerede olduğuna işaret koymuştum.
    tersten işaretliyormuşum ama.. :)
    zira
    bir duvar saatine benzetirsek çubuk ve etrafındaki gölgeyi,
    gölge kuzeyi gösterdiği zaman
    saat tam oniki oluyordu..
    henüz 12-13 yaşlarındaydım... el-insaf. sakın alay edilmeye.. :)

  • at

    20.10.2006 - 15:26

    ufak at.
    'midilli' atıda denilir. 'ufak at' lardır bunlar.
    bknz.
    %85,%95

  • yaşam

    20.10.2006 - 15:04

    hayır.
    1966 yılında yine arapça olan 'ömür' kelimesinin karşılığı olarak türetilmiştir.

    fakat eski kitabelerde yazılı olan 'yaşa' (mak) kelimesine bağlanmıştır.
    'yaşam'
    tek başına eskiye ait olmasada
    'yaşa' dolayısıyla 'yaş' ve yine dolayısıyla 'yaşıl' ve yine yeni yeniden
    dolayısıyla
    'yaşıllı' kelimeleriyle
    dolaylı olarak irtibatı vardır.
    direkt olmasada..
    ben 1966 yılında bu kelimeyi 'yaşa' dan 'yaşam'a neden dönüştürdüğünü
    gidip arayalım ve soralım dedim.
    kelimenin yeni olması
    alakası olmadığı anlamına gelmez..
    saygılar :)

  • yaşam

    20.10.2006 - 14:40

    yaş
    yaşam
    yaşlı(okunuşu yaşıllı)
    hatta
    yeşil (yaşıl dır okunuşu eski türkçede taze bitki rengi anlamında)
    kelimelerinin kök bağlantıları vardır.
    iddia ediyorum efendim!

  • yaşam

    20.10.2006 - 14:11

    rakamsal 'yaş' ile
    ıslak,nemli anlamına gelen 'yaş'ı
    ve
    bitkilerde 'yaşam'ın rengi olan 'yeşil'i
    hatta ve hatta
    olgunlaşmış, yeşil (yaşam) rengini iyice almış demek olan 'yaşlı' yıda alın bakalım..
    zihniniz bir 'şaşırmak' tadı alıyor mu?

  • teşkilat

    20.10.2006 - 13:42

    'şekil' (biçim,görünüm,oluşum)
    'teşkil(oluşturma,biçimlendirme)
    'teşkilat'(oluşturulmuş, biçimlendirilmiş)

    ben bu terimi niye eklemiştim hatırlayamıyorum.
    ama çok komik ve ilginç bir şeydi..
    hatırlayınca yazarım..

  • ebleh

    20.10.2006 - 10:17

    'belih'
    'belâhet' (aptal olma durumu) anlamına geliyor.
    'ebleh' ise aptaldan daha aptal, çok aptal anlamında..

  • fıkra

    20.10.2006 - 09:16

    Erzurumlu harmanını kaldırmış, ekinini kurutuyormuş.Öğleden sonra gökyüzü kararmaya başlamış.

    -'Allah'ım, ne olirsen ekinim gurumadan yagmurunu yagdırma! '-'Allah'ım, birkaç gün daha yagmurunu yagdırma, ne olirsen' diye dualar edip durmuş.
    Ekini kurudu kuruyacak.
    Akşam üzeri, son yarım saatte bir yağmur bir boran... Tüm ekini çürümüş.

    O hırsla eve gelmiş, Bir de bakmış ki; eşeği de yıldırım çarpmış. Bu olay Erzurumlunun içine oturmuş ama bir şey de yapamamış.

    Zaman geçmiş, Ramazan ayı gelmiş. İlk gün niyetlenmiş Erzurumlu.
    İftara tam yarım saat kala, bir sigara çıkartıp yakmış. İlk nefesini söyle bir güzelce çekmiş ve gökyüzüne bakarak üflemiş.

    -'Nasıl? illet oliysen şimdi degil mi? ' demiş ve eklemiş:

    -'Ölen eşşegi de gurbana saymazsam şerefsizim....

  • mahzen

    20.10.2006 - 00:35

    saklama yeri, kiler
    'hazine' aynı kökten

  • aslı keremin nesi oluyodu

    20.10.2006 - 00:34

    yavuklusu oluyordu..

  • Nefer

    20.10.2006 - 00:25

    fiil çekimlerinden bakma
    karışık biraz
    ikisinin manasına bakarsan sözlükte
    birleştiğini görürsün..
    ayrıca şu var
    ne kadar sade bir türkçe istesekte
    bu olmuyor
    günlük hayatta kullandığımız kelimelerin çoğu ya arapça ya da farsça..
    alay konusu olmasın lütfen
    bu bir vakıa
    kabullenmek gerek..

  • Nefer

    20.10.2006 - 00:17

    nefre (t)
    t müenneslik 'te' si
    ne-fe-re
    ben baktım.. :)

  • Nefer

    20.10.2006 - 00:09

    çete, hayvan güruhu, akıncı birliği, ordu
    ürkek olma, insandan kaçma, irkilme
    bir hayvan güruhunun ürkerek kaçışması...
    bütün bu anlamlar
    ilginç gelmekle beraber
    en ilginci
    'nefret' kelimesininde aynı kökten gelmesi..
    nefret=kökeninde bir ürkmek var..
    yani insanlardan imtina etmek, iğrnmek..anlamlarında..
    şimdi hepsini bir harmanlayın..
    çok ilginç
    fakat hepsi bağlantılı birbiriyle..

  • esrar

    19.10.2006 - 23:35

    'sır' kelimesinin çoğulu
    'sırlar' manasına geliyor. diğer anlamı herkese mâlum.
    keyif verici bir tür tütün..
    uçurucu demeliyim argo tabirle..
    ayrıca şahit oldum içenleri gülme krizine sokuyor
    ve gerçeğe yakın hayaller görmesine sebep oluyor..
    bir tanesi
    -la la la oluum. koş lan koş at geçiyor yakalayalım şunu hadi
    diye bağırmıştı evin içinde..
    senin ne işin vardı diyeceksiniz,
    güzel bir soru
    ben de 'bir işim vardı işte' diyeceğim..bilmiyordum o haltı yiyeceklerini.
    tecrübe oldu bana..

  • Meftun

    19.10.2006 - 23:27

    'meftun' (baştan çıkarılmış olan)
    'fitne' (baştan çıkarıcı) ile aynı kökten.
    fitne(insanın aklını başından alan) nin mastarı..
    arapça..

  • paylaşmak

    19.10.2006 - 23:23

    :)
    eksik olma sağol.
    bir arkadaşım var benim ali isminde.
    gerçekten çok adil biridir.
    bir şeyi paylaşırken birileriyle kaç kişi isek o kadar parçaya böler önce.
    ve herkes aldıktan sonra
    son kalan lokmayı kendisi alır.
    daha 'adil' olsun diye yapar bunu.
    ve kazanan kendisi olur;
    zira onun son lokmayı alacağını bildiğimiz için bu adaletinden dolayı
    en büyük lokmayı ona bırakırız biz..
    aklıma geldi..

  • kitle

    19.10.2006 - 23:11

    kütle,
    kütle haline gelmiş olan.
    'yığın' (yığılan,toplanan) da anlamları içinde olsada
    yığın kelimesinde pek 'irade' yok gibi
    hoş olmuor pek.
    her yığın kitle olsada
    her kitle yığın değildir...

  • ankaradan abim gelmiş

    19.10.2006 - 23:07

    evde bir bayram havası...
    olacak
    arefe günü inşallah

  • Hayal kırıklığı

    19.10.2006 - 22:48

    dereden 'balık yavrusu' zannedip topladığım ve önce bir kavanoza
    sonrada bir kovaya koyup beslediğim larvaların
    önce kafalarının büyümesi
    sonra
    ayaklarının çıkması
    ve sonrada
    kurbağaya dönüşmeleri karşısında yaşadığım
    halet-i ruhiye...

  • sanat toplum icin midir sanat sanat icin midir

    19.10.2006 - 22:37

    burada soruyu soran topluma sormuyor.
    sanatçıya soruyor.
    ben amaçsız olmamalı derim 'insan'ın yaptıkları.
    çünkü insanın kendisi amaçsız değil ki, ürettikleri amaçsız olsun.
    fayda gözetmek tercih edilendir.
    fakat fayda
    kendini tamamiyle toplumun beklentilerine adamak değildir. çünkü insan/toplum herzaman kendi için iyi olanı istemez. bazen en kötüsünü bile ister.
    kalkıp bir 'nü' resmini insanlar hoşlanıyor diye üretmek de olmaz.

    ben bu soruya soru ile cevap veriyorum.
    fayda nedir?
    sizde bilirsiniz ki filozofların boğuldukları sorudur bu.
    bu soruyu çözümlemek gerek..
    bence..
    acizane..

  • sanat toplum icin midir sanat sanat icin midir

    19.10.2006 - 21:49

    yarı yarıya joker hakkımı kullanmak istiyorum..

  • kavga

    19.10.2006 - 21:31

    'gavgâ'(gürültü patırtı, bağırış çağırı)
    'gav' (feryât, nâra)
    farsça..

  • cin ali

    19.10.2006 - 21:19

    yahu cin ali serisinin hepsini okumuştum ben.
    ama aklımda çok uslu bir çocuk olduğu kalmış.
    öyle cinlik falan düşenmeyen biridir.
    böyle ufak haylazlıkları vardı.
    baba bana onu al, şunu al..
    bu mudur cinlik!

  • kezzap

    19.10.2006 - 21:13

    'tîzâb'
    'tîz' = keskin tez kelimeside aynı köktendir ve çabuk hızlı anlamındadır.
    'âb' = su
    ses değişimine uğrayıp 'kezzâp' haline gelmiştir.
    farsçada asitin karşılığıdır.
    unutmadan bir anlamı daha var kezzap ın.
    arapçada 'yalancı' anlamında da kullanılır.
    şimdi gelelim keskin su ve yalancı arasında nasıl bir bağ olduğuna..
    hımm..
    gelmeyelim efendim..
    oluyor samî dillerinde böyle alışverişler.

    bknz.
    açıklanamayanlardan

Toplam 3332 mesaj bulundu