eskiden bizim evin tam karşısına kurulurdu, ev değiştirdim şimdi de evimin tamn karşısında salı pazarı...
ayrı bir tadı vardır o kalabalığın arasında kaybolusun bile.
yılmaz erdoğan kitabı...bir bölümünde ''iyi,kötü ve salak'' ların karakteristik özelliklerinden bahsediyor.
kötü; zeki ve atiktir,ikna kabiliyeti fazla,espri yeteneği çok yüksektir....
iyi; saf
salak; burada bahsi geçmeyecek kadar salaktırlar...
kendi görüşünün tam aksi görüşü savunanlara yapılan benzetme
bakınız: isviçreli bilim adamlarının yaptığı yumurta testindeki fırçalanan ve fırçalanmayan taraf...türk bilim adamları hala tezlerinin kuruldan geçmesini bekliyor,testi sonra yapacak
terimi açan arkadaşın bu günlerdeki sağlık durumundan müzdarip olmasıyla doğru orantılı bir kelime sanırsam...
amaaaaaaaa genellikle 50 yaş üstü erkek ırkın çok sigara içmesinden kaynaklanan bişi heralde bünyelerinin ürettiği bişey...tıpkı ter gibi..evet evet öyle ter gibi.her gün en az bir tane hayvanın yola balgam attığını görmeniz mümkündür ki gözlerinizi kapatmanızı tavsiye ederim.güzel bişi değil
bknz: siz hiç yola balgam atan hatun gördünüz mü?
aylarca hayvan gibi içtiğiniz çeşme suyunu rakı bardağına dökünce içinde dolanan kurtçukları görürsünüz...ve kendi kendinize tek bahaneniz: bizim köyün suyu toroslardan geliyodu olur.ama yazık ki rakı bardağında ve midenizdeki su istanbul suyudur.
tek mekanda çekilen filmer oldukça zor olsa gerek.filmi kurtaracak tek şey oyuncunun mimikleri ve ses tonudur.telefon kulubesi de öyle.adam film boyunca bir telefon kulübesinin içinde duruyor ve etrafındaki yığınla binanın birinin içindeki kendine silah doğrultan nişancıyla telefonda konuşuyor...bu arada geçmişteki suçlarını kulübenin dışında ''noluyor burda'' diye merakla adama bakan insanlara itiraf ediyor...bence gayet başarılı bir filmdi.
500 gr köftelik bulgur
4 sivri biber
1 domates
2 yeşil doğan
1 soğan
4 diş sarmısak
3 çorba kaşıgı salça
1 su bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 çorba kaşıgı kırmızı biber
1 çorba kaşıgı karabiber
2 çorba kaşıgı tuz
bunların hepsini karıştırırsanız kısır/batırık olur...malzemeleri doğramayı ve bulguru daha önceden sıcak suyla ıslatmayı unutmayınız...afiyet olsun.)
artık aramızda duygusal bir bağ olan karıncalar mutfağı işgal ettikten sora odama da geldi.) klavyenin üzerinde falan geziniyolar.temizlenme günü bu gün.
eskiden (tabiii çok eskiden) bu filmin mükemmel oldugunu düşünürdüm.ve bu gün.bu filmin hala mükemmel oldugunu düşünüyorum amaaaaaa o günün şartlarına göre.yani ben yeni aşık olmaya başlamıştım falan filan gibbiiii
.ilk ve son gidişte ortamdaki geyik gırla olduğundan mekanı fazla inceleme fırsatı bulamadım ancak koltuklara gömüldüğümü (gelecek yy.da biz de alcaz) hatırlıyorum.bi de serseriressamın arkadaşının kırmızı kazağını :)))
yıl geçmiş üzerinden.; 5N1K da cüneyt özdemir sık sık konuk eder sunay akını,kız kulesinden ve istanbuldan konuşmak şaşmaz konularıdır ki cüneyt özdemir gecende bir değişiklik yaptı ''sunay bey saçlar dökülüyor'' dedi.sunay şaşırdı (cüneytten beklemiyo tabi) durdu,güldü ve cevap verdi ''eğer saç önemli birşey olsa kafamızın içinde çıkardı zaten'' diye...
salı pazarı
25.06.2005 - 12:34eskiden bizim evin tam karşısına kurulurdu, ev değiştirdim şimdi de evimin tamn karşısında salı pazarı...
ayrı bir tadı vardır o kalabalığın arasında kaybolusun bile.
hijyenik aşklar
25.06.2005 - 12:31''artık çarşaflarımız sakız gibi ve sonunu bilerek girilen sevişmelerin paslı rehaveti var içimizde...''
yeşil yol
25.06.2005 - 12:30eskiden beni etkileyen şeylar artık etkilemiyor...
eski'm için iyi filmdi; şimdiyse pek de öyle görünmüyor.
hüzünbaz sevişmeler
25.06.2005 - 12:28yılmaz erdoğan kitabı...bir bölümünde ''iyi,kötü ve salak'' ların karakteristik özelliklerinden bahsediyor.
kötü; zeki ve atiktir,ikna kabiliyeti fazla,espri yeteneği çok yüksektir....
iyi; saf
salak; burada bahsi geçmeyecek kadar salaktırlar...
SEKA
25.06.2005 - 12:25bir dönem izmit seka nın kapatılması gündeme gelmişti...sonrası...?
hatırlamıyorum
git kendini çok sevdirmeden
25.06.2005 - 12:08''giden mi terkeder kalan mı ''
ÖRÜMCEK KAFALILAR
25.06.2005 - 12:04kendi görüşünün tam aksi görüşü savunanlara yapılan benzetme
bakınız: isviçreli bilim adamlarının yaptığı yumurta testindeki fırçalanan ve fırçalanmayan taraf...türk bilim adamları hala tezlerinin kuruldan geçmesini bekliyor,testi sonra yapacak
sohbetleşme
25.06.2005 - 11:29türkçe de zinhar böyle bir kelime yoktur...
git kendini çok sevdirmeden
25.06.2005 - 06:18tuna kiremitçi kitabı...üç gencin hayatından bahsediyordu...
duygu var ama yazım tekniği zayıf
Balgam
25.06.2005 - 01:26terimi açan arkadaşın bu günlerdeki sağlık durumundan müzdarip olmasıyla doğru orantılı bir kelime sanırsam...
amaaaaaaaa genellikle 50 yaş üstü erkek ırkın çok sigara içmesinden kaynaklanan bişi heralde bünyelerinin ürettiği bişey...tıpkı ter gibi..evet evet öyle ter gibi.her gün en az bir tane hayvanın yola balgam attığını görmeniz mümkündür ki gözlerinizi kapatmanızı tavsiye ederim.güzel bişi değil
bknz: siz hiç yola balgam atan hatun gördünüz mü?
peygamberlerin mucizeleri
25.06.2005 - 01:22gökteki ay ikiye bölünmüş,asa yılan olmuş,kızılnehir ortadan ikiye ayrılmış,ölen biri diriltilmiş,hayvanlarla konuşulmuş,vs,vs,vs
Gam
25.06.2005 - 01:19duvarı nem insanı gam öldürür derlerdi bizim köydekiler.
su
25.06.2005 - 01:18aylarca hayvan gibi içtiğiniz çeşme suyunu rakı bardağına dökünce içinde dolanan kurtçukları görürsünüz...ve kendi kendinize tek bahaneniz: bizim köyün suyu toroslardan geliyodu olur.ama yazık ki rakı bardağında ve midenizdeki su istanbul suyudur.
ankara
25.06.2005 - 01:01aşti yi görmek de olmasa pek hoş olur ankara ziyaretleri
phone booth / telefon kulubesi
24.06.2005 - 16:14tek mekanda çekilen filmer oldukça zor olsa gerek.filmi kurtaracak tek şey oyuncunun mimikleri ve ses tonudur.telefon kulubesi de öyle.adam film boyunca bir telefon kulübesinin içinde duruyor ve etrafındaki yığınla binanın birinin içindeki kendine silah doğrultan nişancıyla telefonda konuşuyor...bu arada geçmişteki suçlarını kulübenin dışında ''noluyor burda'' diye merakla adama bakan insanlara itiraf ediyor...bence gayet başarılı bir filmdi.
malzeme
24.06.2005 - 15:37500 gr köftelik bulgur
4 sivri biber
1 domates
2 yeşil doğan
1 soğan
4 diş sarmısak
3 çorba kaşıgı salça
1 su bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 çorba kaşıgı kırmızı biber
1 çorba kaşıgı karabiber
2 çorba kaşıgı tuz
bunların hepsini karıştırırsanız kısır/batırık olur...malzemeleri doğramayı ve bulguru daha önceden sıcak suyla ıslatmayı unutmayınız...afiyet olsun.)
kent
24.06.2005 - 13:30sigara markası
çikolata markası
bi de pokerde kent yapıyon...
kum
24.06.2005 - 13:26dan kaleler
cacık
24.06.2005 - 13:23üzerinde dereotu,rakının yanında...
bugün
24.06.2005 - 13:23artık aramızda duygusal bir bağ olan karıncalar mutfağı işgal ettikten sora odama da geldi.) klavyenin üzerinde falan geziniyolar.temizlenme günü bu gün.
GHOST
24.06.2005 - 13:16eskiden (tabiii çok eskiden) bu filmin mükemmel oldugunu düşünürdüm.ve bu gün.bu filmin hala mükemmel oldugunu düşünüyorum amaaaaaa o günün şartlarına göre.yani ben yeni aşık olmaya başlamıştım falan filan gibbiiii
fırça
24.06.2005 - 13:12diş fırçasından başka fırça kullanmam
cafe bi'dünya
24.06.2005 - 13:10.ilk ve son gidişte ortamdaki geyik gırla olduğundan mekanı fazla inceleme fırsatı bulamadım ancak koltuklara gömüldüğümü (gelecek yy.da biz de alcaz) hatırlıyorum.bi de serseriressamın arkadaşının kırmızı kazağını :)))
sunay akın
24.06.2005 - 07:55yıl geçmiş üzerinden.; 5N1K da cüneyt özdemir sık sık konuk eder sunay akını,kız kulesinden ve istanbuldan konuşmak şaşmaz konularıdır ki cüneyt özdemir gecende bir değişiklik yaptı ''sunay bey saçlar dökülüyor'' dedi.sunay şaşırdı (cüneytten beklemiyo tabi) durdu,güldü ve cevap verdi ''eğer saç önemli birşey olsa kafamızın içinde çıkardı zaten'' diye...
Toplam 1615 mesaj bulundu