1. KİTAP
,, Avluda Yürüyen Gölgeler '' Roman
Ne vakit orkideli şehirler yorsa insanı, arka kapıdan çocukluğuna kavuşuyor olgunluk.
Soğuk odalarda, yün yorganların altından odun sobasında pişen ...
1. KİTAP
,, Avluda Yürüyen Gölgeler '' Roman
Ne vakit orkideli şehirler yorsa insanı, arka kapıdan çocukluğuna kavuşuyor olgunluk.
Soğuk odalarda, yün yorganların altından odun sobasında pişen ...
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Şu anda buradasınız:Huri Çalışkan Nedire Yazılan Yorumlar Sayfası
6 Kasım 2025 Perşembe - 05:50:33
önce Çocuk
28.06.2025 - 10:23Çocuğa Saygı, Bir Ülkenin Ruhu Olur
(Toplumsal gözlem, psikolojik farkındalık ve iyileştirici bir çağrı)
Bir çocuğu yalnızca büyütmüyoruz,
bir ülkenin geleceğini, bir insanın iç dünyasını da kuruyoruz.
Çünkü en kalıcı inşa, insana yapılan yatırımdır.
Ve o yatırım çoğu zaman oyuncaklı bir odada değil,
duyulmuş bir cümlede, duyulmamış bir duygudadır.
Çocukluk, sadece anılardan ibaret değildir,
gelecekteki yetişkinliğin harcıdır.
Ve ne yazık ki en büyük kırılmalar, en masum yerden başlar.
Çocuğa küçük yaşlardan itibaren “sus” denilerek öğretilen şey,
çoğu zaman saygı değil, içe kapanmadır.
“Büyüklerin yanında konuşulmaz” gibi ezberlerle büyütülen çocuk,
duyulmadığını zanneder, zamanla da kendi sesine yabancılaşır.
“Mahalle ne der?” korkusuyla,
çocuk kendi duygusundan utandırılır.
Oysa toplum, ancak “Ne hissediyorsun?” diye sorabilen bireylerle gelişir.
Ailede huzur yoksa, çocuk da kendiliğinden huzurlu olamaz.
Çünkü çocuk, annesinin gözünden, babasının sesinden büyür.
Bugün çocuklara sadece “çevreye göre” kıyafet giydiriliyor.
Ama içine, yaşam kıyafeti olarak endişe, korku ve sevilmeme duygusu giydiriliyor.
Ve sonra soruluyor:
“Ne oldu bu çocuğa?”
Asıl soru şu olmalıydı:
“Biz neyi fark etmedik?”
Evde sevgiyi hissedemeyen çocuk,
onu iyi olmayan ruhlarda aramaya başlar.
Ve çoğu zaman oradan eksilerek,
kendinden biraz daha uzaklaşarak döner.
Oysa sevgi sadece bir his değil,
çocuğun dünyayı anlama biçimidir.
Bu yüzden hep söylüyorum:
– Çocuğunuza saygı duyun.
– Yalnızca sevin demiyorum; sevdiğinizi hissettirin.
– Sözünü kesmeyin.
– Ona kendini ifade edebileceği alanlar tanıyın.
Çünkü kendini anlatamayan bir çocuk,
büyüdüğünde kendi içinde kaybolur.
Ve toplum, o kayıplarla eksilir.
— Huri Çalışkan
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
28.06.2025 - 10:22Çocuğa Saygı, Bir Ülkenin Ruhu Olur
(Toplumsal gözlem, psikolojik farkındalık ve iyileştirici bir çağrı)
Bir çocuğu yalnızca büyütmüyoruz,
bir ülkenin geleceğini, bir insanın iç dünyasını da kuruyoruz.
Çünkü en kalıcı inşa, insana yapılan yatırımdır.
Ve o yatırım çoğu zaman oyuncaklı bir odada değil,
duyulmuş bir cümlede, duyulmamış bir duygudadır.
Çocukluk, sadece anılardan ibaret değildir,
gelecekteki yetişkinliğin harcıdır.
Ve ne yazık ki en büyük kırılmalar, en masum yerden başlar.
Çocuğa küçük yaşlardan itibaren “sus” denilerek öğretilen şey,
çoğu zaman saygı değil, içe kapanmadır.
“Büyüklerin yanında konuşulmaz” gibi ezberlerle büyütülen çocuk,
duyulmadığını zanneder, zamanla da kendi sesine yabancılaşır.
“Mahalle ne der?” korkusuyla,
çocuk kendi duygusundan utandırılır.
Oysa toplum, ancak “Ne hissediyorsun?” diye sorabilen bireylerle gelişir.
Ailede huzur yoksa, çocuk da kendiliğinden huzurlu olamaz.
Çünkü çocuk, annesinin gözünden, babasının sesinden büyür.
Bugün çocuklara sadece “çevreye göre” kıyafet giydiriliyor.
Ama içine, yaşam kıyafeti olarak endişe, korku ve sevilmeme duygusu giydiriliyor.
Ve sonra soruluyor:
“Ne oldu bu çocuğa?”
Asıl soru şu olmalıydı:
“Biz neyi fark etmedik?”
Evde sevgiyi hissedemeyen çocuk,
onu iyi olmayan ruhlarda aramaya başlar.
Ve çoğu zaman oradan eksilerek,
kendinden biraz daha uzaklaşarak döner.
Oysa sevgi sadece bir his değil,
çocuğun dünyayı anlama biçimidir.
Bu yüzden hep söylüyorum:
– Çocuğunuza saygı duyun.
– Yalnızca sevin demiyorum; sevdiğinizi hissettirin.
– Sözünü kesmeyin.
– Ona kendini ifade edebileceği alanlar tanıyın.
Çünkü kendini anlatamayan bir çocuk,
büyüdüğünde kendi içinde kaybolur.
Ve toplum, o kayıplarla eksilir.
— Huri Çalışkan
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
Kelimelerin uykusu Kaçtığında
27.06.2025 - 18:17Her yüzde küçük bir ülke saklı,
umut, kaygı, telaş, direnç…
Kimi, korkusunu makyajla,
kimi, özlemini suskunlukla örter.
Belki de büyük değişim,
yalnızlıklarımızı görmekle başlar.
O yüzden ülkelerin sokakları önemlidir,
çünkü insanı gerçekten tanımak için
yüzlere değil, yaşanmışlıklara bakmak gerekir.
kalbimden sana, bana ve bize~
~Huri Çalışkan
avluda yürüyen gölgeler
26.06.2025 - 20:00Ruhumda hâlâ dut kokusu var. Oysa ağaç yoktu o bahçede…
Kelimelerin uykusu Kaçtığında
26.06.2025 - 19:59,, bir Einaudi parçası açın, dünyadan değilmişsiniz gibi hissetmeye başlayacaksınız.”
Kelimelerin uykusu Kaçtığında
26.06.2025 - 19:59pencerem açık, mutfakta tarçınlı kek pişiyor.
ancak tarifteki eksik ne biliyor musun?
Onun sesiyle çalan bir müzik…
Ve... ,,şimdi gelir" hissi.
#huriçalışkan
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
26.06.2025 - 19:49Hayat da öyle değil mi?
Geçtiğimiz her sokak, hayatımıza bir renk bırakıyor.
Kiminin mavisi kalıyor üstümüzde,
kiminin yeşili…
Ve... arkadan usulca sesleniyor mu kelebekler?
“Rengim sana emanet...”
~sevgimle
sende ki sen
23.06.2025 - 13:25Ne zaman içinde cevaplar kaybolursa, yine içinde ara.
Suskun kalbinin kıyısında, duyman için bekleyen hakikatler saklıdır. kalbimden, sana, bana ve bize...
sevgilerimle, Huri
teşekkür et, niyet et, şükret ve sev
23.06.2025 - 09:24güne şükür ile başla niyet ile tohumları ek ve umut ile ilerle..... elbette din, dil, ırk ayırt etmeden tüm dünyaya iyi niyetler ekleyerek...
...biz buna değeriz
Kelimelerin uykusu Kaçtığında
22.06.2025 - 23:33Gece siyah battaniyesini üzerine çeker,
Gölgeler usulca yeryüzünden evlerine çekilir...
Gökyüzüne gülümsemeden uyuma.
~ Kelimelerin Uykusu Kaçtığında
avluda yürüyen gölgeler
22.06.2025 - 21:18Bazı gölgeler, çiçek açarak seslenir...
Avluda Yürüyen Gölgeler – Huri Çalışkan
avluda yürüyen gölgeler
22.06.2025 - 21:17Rüzgârın fısıldadığı her nota, gölgelerimde bir hikâye bırakır…”
Avluda Yürüyen Gölgeler
— Huri Çalışkan’ın kaleminden, duyanlar için....
avluda yürüyen gölgeler
22.06.2025 - 21:16Rüzgâra doğru yürüyordu...
Küllerinden değil, kalbinden doğan kadınların sessiz gücüyle.
~Huri Çalışkan
filistin
21.06.2025 - 18:04Bir çocuk düşerken,
insanlık ayakta kalamaz.
Ve sustukça büyür zulüm,
kan sessizliği sever çünkü.
güneş yerine zulüm ile uyanan çocuklar varken annelerin çığlıkları gökyüzündeler.....
filistin
21.06.2025 - 17:58?si=Ucvjx7u-sPELYCVJ
,, bana bir çiçek bulun solmayan "
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
20.06.2025 - 10:23Where Are You Now
Eğer bu dünya bir doğum yeri ise,
her canlı birer mirasçıdır bu topraklara.
Ve biz, yalnızca insan değil,
birbirimizin emaneti,
birbirimizin sınavıyız.
Din, dil, ırk gözetmeksizin
her insanın yaşam hakkı eşit doğar.
Ancak ne yazık ki eşit büyüyemez…
İşte bu yüzden ahlak gerekir.
İşte bu yüzden adalet.
Ahlak gösteride değil, gizlide belli olur.
Mesaj kutun ya da zihnin kirliyse,
dürüstlük adına tek kelime etme —
çünkü sen gizlendiğini sanırsın,
ancak kim olduğunu hayat çoktan ifşa etmiştir.
Bir ağacı kesmeden önce,
dalına konmuş serçeyi düşün.
Bir kadına konuşmadan önce,
içinde taşıdığın sesi dinle.
Ve bir çocuğun gözlerine bakarken,
dünyayı neye dönüştürdüğünü hatırla.
Ahlak, etiket değil, eylemdir.
Adalet; yalnızca mahkeme salonlarında değil,
günlük hayatın sessiz anlarında da sınanır.
Ve hoşgörü...
Her insanın penceresi farklıysa,
baktığı manzarayı anlamaya çalışmaktır.
İzleyeceğimiz yol bellidir,
vicdanın açık yolu.
Orada gösteriş yoktur, yargı yoktur, üstünlük yoktur.
Sadece yaşamın kutsallığı vardır —
her canlı için, her soluk için,
her gözyaşı ve her gülümseme için.
Çünkü bu dünya,
görmek isteyenler için bir okul,
duymak isteyenler için bir öğreti,
sevmek isteyenler için bir yuvadır.
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi,
— Huri Çalışkan’ın kaleminden.
Atıştırmalık Notlar
19.06.2025 - 18:54Büyüyüp duran biri gerekir
sana
Çünkü senin ışığın kırıntı
arayanları yakar...
~ Huri Çalışkan
sende ki sen
19.06.2025 - 18:52Aşkta kendini bil ki,
kiminle olduğunu da bilebilesin.
Kendini bilmeyen, neye tutunduğunu da bilmez, bilemez.
Aşkta kendini unutmaktır esas olan.
iki ,, ben' in susup, bir ,, biz"de bulunmasıdır.
Aşk, iki ruhun temas ettiği anda,
bedenin kendiliğinden ayağa kalkmasıdır.
Geçici olan her şey,
ardında bir frtina sonrası gibi izler bırakır,
Ama niyet temizse.
aşk bir Mayıs sabahı gibi başlar,
Haziran akşamı gibi sürer.
` Huri Çalışkan
seni anlatmak
19.06.2025 - 18:48aşkın gövdesi görünmez
Ama sen geçerken,
rüzgârı okşar içimi.
Ve ben susarım...
çünki en güzel mektuplar,
susularak yazılır.
` Huri Çalışkan
sende ki sen
18.06.2025 - 17:59?si=WSBZ46i1WOj_RM5u
işte buradayım dercesine yumuşacık sarılma gibidir Ghostly' in sesi...iyi ki var
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
18.06.2025 - 17:31yanlış bir kargo geldiğinde sesimizi yükseltiriz
hakkımızı arar, iade isteriz.
çünkü eksik ya da yanlış olanı kabul etmeyiz.
ancak hayat yıllarca eksik verir bazı şeyleri
ve biz susarız
çünkü yetinmeyi öğrettiler bize, razı olmayı
sanki sabırla karıştırıldı hak aramak.
oysa dinimiz iyi yaşamayı öğütler
tasarrufu savurganlıktan ayırmayı öğretir
ancak eksik yaşamak değildir tasarruf,
kendini yok saymak hiç değildir.
belki de mesele,
hak ettiğimiz hayatı hatırlamakta
ve hakkımız olanı sevgiyle ancak kararlılıkla istemekte…
kalbimden sana, bana, bize
seni anlatmak
18.06.2025 - 13:40çayın yanına samimiyet, dostluğun gölge izine de sen bastın,
şükranla, bilge ruh...
seni anlatmak
18.06.2025 - 10:21biliyordum dünyayı sadece ziyaret eden ruhtan ibaretti, âmâ ruhunu bedenine öyle güzel giymişti ki âdeta tutuldum...
Avluda Yürüyen Gölgeler Romanı
Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi
18.06.2025 - 10:17dostum,
eğer hüzünlerle baş edemediğin dönemlerden geçiyorsan,
bir dur ve kendini izle.
dışarıdan içeriye yaptığın alışverişlere bak…
hangi duygulara su veriyorsun,
hangi düşünceleri susuz bırakıyorsun?..
şimdi yeniden bak.!
seni gerçekten besleyen ne?
acı mı?
kurbanlık bilinci mi?
değersizlik mi?
kimsesizlik mi?
neyle besliyorsan kendini,
o büyür içinde...
ve eğer hoşnut değilsen yaşamının bir parçasından,
kaldır kafanı, içine bak.
hoşlanmadıklarınla yüzleş…
ve sonra sevgiyle serbest bırak.
çünkü aradığın huzur,
kendine varmak,
kendine sarılmak,
kendini duymaksa…
doğayı izle.!
doğa ananın mektupları sessiz değildir.
görmeyi bilirsen,
okursun.
kalbimden sana,
ve elbette bana.
Toplam 645 mesaj bulundu