Gül Karagöz Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ...

Uzun zamandır uğramamışım sayfanıza,
Taşkıran serisi şiirleriniz ve hikayeleri bir harika...
:-))
Tebrikler Ersen bey,
Selam ve sevgiler
Gül

Yaşam denen oyunun dramatik yapısını ne güzel anlatmış şiirimsiniz.
Tebrikler...
Gül

Vedalar,
Hep hüznün yağmurlarında yıkanırlar,

'Hani o bırakıp giderken seni
Bu öksüz tavrını takmayacaktın,
Alnıma koyarken veda busemi,
Yüzüne bu türlü bakmayacaktın...'

Güzeldi ne deyim :-)
Tebriklerimle,
Selam ve sevgiler...

Çok hoş bir güzelleme :-))
Selamlar
Gül

hikaye …: bu şehirde, bir ülkede,
belki sen kırlarda yeniden açarken ben boşluk oluyordum ki,tarifi imkansız ….…'

Tarifi imkansız sezgilerle geldi şiir,

Korku ! isli bir macun gibi bütün renklerini ağzıma sürüyordu,
Ne söylerse Aristoteles, artık hiçbir sözü kabul görmüyordu,
Ben ağzımı bi ...

Didaktik yapısı ağır basmakla beraber,
mutluluk gibi soyut ve subjektif bir kavramı güzel kavramış.

İşte budur dedirtiyor insana :-)))

'Geç olmadan keşfet
Gülmek ne hoş çehrede ...'

Tebrikler...
Gül

'Siz
Alacakaranlığın,
gizemini bilir misiniz?
İstediğin gibi gör.
İstediğin gibi yor.
İstediğin gibi,
anla algıla..
Alacakaranlık kahverengidir... '

Siz nasıl algılarsanız öyledir yaşam.
Çok sık kullandığım ve sürekli olarak algılarımı sorgulamama neden olan bir ifadedir,
Ve sizce alacak ...

'farklı bir gecenin farklı bir sahili
dolanan gölgesi
ruhuma da değen lüks lambalı
titrek ışıklı bir kayık
ortasında okyanus yürekli bir adam
adam düşünceli
çökerken üstüne karanlık
zifirlerine bilinmez derinlikler
yem ucu sevdalı yalnızlık
kurşun iğneli tararken geleceği
bir aşktı belki d ...

Aldanış ve Bekleyiş, güzel bir irdeleyiş, Sevgili Erdem Ak.
Selamlar.
Gül

'buza kesmişti hava.
ne esinti,ne esin,
bir kulağımda sesin vardı.
aramasaydın,
yüreğim donacaktı.
üşüyordum.... '

Eksiye düşen, barometre sadece,
Sıcak bir şiir oluşturmuş yürekte,
' Kime ne' ..:-)
Kutlarım Ahmet bey
Selamlar İst'.dan
Gül

'Küf kokan yorganına sarıldım gecenin.
Yağmur alnımdaki ter
Gül rüya.
Zihninde kırk yıllık bilmecenin
Yorgunluğuyla
‘’Atlas sedirinde mavera dedenin’’
Kalp atışlarını dinledim. '

Güzeldi...
Tebrikler...
Gül

'çocuk gibi, çocuklar gibi, cam olmuştuk, düşsek kırılacaktık …..'

Değil çocuk gibi değil, çocuklar düşse bile kalkar ve hep ileriye koşar,
Oysa tahmin ettiğimizden uzun süren ve ayaza kesen geceden, buzdan veya camdan heykellere dönmüştük.
Düşsek kırılmak ne kelime, tuz buz olup dağılacaktık ...

'Bak yine yaktım keratayı
Mubarek namlusunda kuş üzümü zannedersin
Kıymak ne mümkün
Ne beter
Yapıştıkça yapıştı
İçine düşsem
Düşsem de bir boğum boğuluversem
Sonra bir üveyik üşüşse düşlerime
Şerefin karısı geri gelse
Lidyalılar aklansa
Bizler dünya ya dönsek
Havva anamızın yasağına bulaş ...

Duyarlı yüreğinize ve görmezden geldiğimiz acıları hatırlatan dizelerinize sağlık.
Teşekkürler...
Gül

'Aldanma sen ılık esen rüzgâra
Bahar değil, mevsim döndü kışa
Alır sürükler seni, bir uçuruma
Bilesin geriye bakarak yürünmez
Bir gördüğün düş, bir daha görülmez. '

Doğru söze ne denir...
Tebrikler güzel şiire...
Selamlar
Gül

'Taze bahar havasıydı ciğerlerimizde gezerdi
Başka güller divaneliğimizi esir almış
Yazık sonbaharında ömür teselliler aranır
Ne aynalar yüze güler ne de bir seher kalmış '

Titre gönül teli titre vaktidir hüznün bu an

Güzel bir anlatım Sn. İrfan Karapınar...
Tebrik ve selamlarımla...
Gül

'sende gördüm...
baharsiz gül olmaz misalini
sende gördüm...
yakamozlar mehtapsiz kalmaz misalini

belliki...
dilinden öteye ulasmis degil dilegin
belliki...
sevdigini aramadigin sokaklarda yüregin'

Güzel bir şiir okudum...
Tebriklerim ve selamlarımla...
Gül

'Öyle bir çığ koptu ki ah içimde! ...
Silip, süpürdü sevinçleri yerinden.
Umutlarım öyle bir vurgun yedi ki, ah öyle! ..
Kor pençeli bir kuş kondu yüreğime. '

Acının dillenişi, güzel bir şiir üstad.Tebrik ve selamlarımla...
Gül

Ne tesadüf üstad, benim de ilk şiirim 'Yeni Adana Gazetesi'nde yayınlanmıştı :-)
Selam ve sevgilerimle...
Gül

'martılar takılıyor çığlık çığlığa son vapurun ardına
iki çocuk, ikisi birden kayboluyor sokak aralarında
ilk odunlar atılırken, ateşi dünde kalmış fırınların içine
hayat bu …'

Hayat bu...
Ateşi dünde kalan közlerden, yeniden tutuşacak hergün...

Kutlarım Cevat bey,Yine güzel bir şiire atm ...

'Kanayan benim
Göğsünde sonbahar yaprakları hışırdayarak
kuru bir şehvetin armağanı önünde
diz çöküp başeğen sokak
Ağlayan senin seçimin
çünki yarım kalmış aşk
kara ırmağın düştüğü derinde
saklıyor kanlı bitişini'

Kanayan benim evet
Yüreğinin gölgesine sığınarak
teslim olup arsız gülüşle ...

'zaman bu geçer

ayak sesleri duygulara
çarşaf çarşafa dolaşır
akıl ile selim el ele
başka diyarlara ulaşır
beden
tıpkının aynısı
adına nihayet denilen sonlu
sonsuz zahiri gölgelerde
yarışır '

İnsan üstüne güzel bir hiciv olmuş... :-)
Tebrikler ve selamlar...
Gül

'Zaten yoktur ateşin hükmü bu vaktin ziyasında
Her yerde kan her yerde kırmızının nidası
Şahane bir ölümdür güneşin elvedası
Geceye kucak açan akşamın merhabası '

Yine güzel bir şiir okudum İrfan bey.
Tebrikler...
Gül

'gül/ün gül olmaktan
çıkarı ne ki
boynunu kırdığın gece
yitirmişti sesini
bu sis
bu küf
bu kir
üçünü çıkarsan
irin gibi bulaşan kanına
boz ve tersini çevir
yine gece
gece yine '

'içimden geçiyorsunuz
geçiyorum içinizden...
düş olsam:
ne kadar şeffafsınız derdim
kendi/düşü/ne sızan ...