Merhaba diyerek birleşen ellerin elveda diyerek ayrılması acıtır yüreği....!
Dilek/çe....!
Merhaba diyerek birleşen ellerin elveda diyerek ayrılması acıtır yüreği....!
Dilek/çe....!
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Şu anda buradasınız:Dilek Karagüzel Pıtırcık Hakkında Yazılanlar Sayfası Antoloji.com
25 Haziran 2025 Çarşamba - 04:14:09
08.11.2024 - 00:25
Birgün çok özleyeceksin beni,
Rüzgar kokumu getirecek sana.
Sesim hiç ummadığın anda dolacak kulaklarına.
Bu aşk için ne kadar çabaladığım gelecek aklına.
Hepsinden önemlisi seni sevişimi hatırlayacaksın.
Bir çocuk gibi üzerine titreyişimi,
Yersiz kıskançlıklarımı özleyeceksin,
Koşulsuz şartsız sana inanışımı...
Ve her ne olursa olsun gönlümün hep senden yana oluşunu.
İşte o gün ben olmayacağım yanında.
Keşkelere teslim edeceksin ruhunu.
Keşke diyeceksin,
Keşke ...
Almasaydım ahını.
07.11.2024 - 00:08
?si=BrA4ctTa2Ma76x_1
05.11.2024 - 23:20
Bu anlamlı hediye içiin teşekkür ederim.
Akrostiş
Kelam etmeden yüzene bakmakla yetindiğim
Büyülü edana vurulduğum günden beri
Aklımı senden alamıyorum elimde değil
En çok da ela gözlerinde kaybolmak yok mu
Ruhsal açlığımı sende gidermek lutfun
Hayat gülerek çalıyor her sabah kapımı
Aşka aç olduğumdan habersiz
Başınla selam verirken sesini esirgiyorsun
Gidiyorsun kokun kalıyor sokağın başında
İçime her çekişte şükrediyorum varlığına
Üç ihlas bir Fatiha okuyup el açıyorum
Kuşlarla kendi dilleri ile konuşuyorum
Zannediyorum seni hoş ediyor sevilmek
Geçerken böyle gülümsemezdin yoksa
Elimde değil pencerene bakan sotede
Perdenin kımıldaması vuslat değilse ne
Lise talebelerinin heyecanın girdabında
Saati saate ekleyip akşamı karşılıyorum
Dilimde içli bir bozlak içimde elem
Omuzlarım çökük serkeş dönüyorum eve
İkimizde yarım asrı devirmişiz
Önümüzdeki günler beklide sayılı
Lütfetsen adım dilinde bayram etse
Bastığım her yerde yediverenler bitse
Ey geçkin çağımın suna boylusu
Bana hayatı sevdiren küheylan
Kim derdi ki bu yaşta aşka bulan
Azrail’e name yazdım biraz daha oyalan.
10.10.2024
B u r s a
18.10.2024 - 23:26
?si=e2OilRK0eqsz9h5Z
14.10.2024 - 01:39
"Seviyorum" dediğin insanı,
sadece öğlen on ikide değil,
gece ikide, sabah beşte de sever misin?
Hastalanmıştır, yatak döşek yatmaktadır. Mutfağa girip ona çorba yapar mısın, sabaha kadar yanında oturup ateşine bakar mısın?
Fabrikadan çıkıp gelmiştir.
Üstünde başında makine ve yağ kokusu. Terlemiştir, yorulmuştur, uykusamıştır. Sarılıp ona, terini yanağınla siler misin?
Kötü bir haber almıştır, kırılmıştır kolu kanadı. Onun kolu kanadı olur musun?
Sadece sevgilisi değil, anası, babası, yareni, dostu, sırdaşı da olur musun?
Sadece ‘’seviyorum’’ demekle yar sevilmez.
Zulanda sakladığın son nefesini ona verir misin?
***
Yatıyordur onkoloji servisinde.
Saçları dökülmüş, bir zamanlar nehir gibi çağlayan teni teni, bir yaprak gibi kurumuştur. Zayıflamıştır, kırılıp dökülmüştür.
Uzandığı yataktan tavanın beyazına bakmaktadır. Yatağının ucunda solmuş çiçekler, ilaç kutuları, kolonya, kitap, su, bir parça kuru ekmek…
Daha üç ay önce, Üsküdar Sahili’nde, eli elinde, dudağı dudağında değil miydi?
Rüzgarda saçları dalgalandıkça,senin de için erimez miydi?
Bak, seni büyüleyen o kocaman gözler ne kadar da ufalmış. O vakitler güneş doğardı o bakışlarda, şimdi gece inmiş kirpiklere...
O böyle ölümün koynundayken, sen yine de, ilişip yatağın ucuna, elinden tutar mısın, saçsız başını okşar mısın?
Nefesinde ilaç kokusu...
Dudakları çatlamıştır susuzluktan....
Yine de öper misin, sarar sarmalar mısın?
"Seviyorum" dediğin insanı, sadece öğlen on ikide değil, gece ikide, sabah beşte de sever misin?
***
İşten çıkartılmıştır.
Ne parası vardır ne de yiyecek yemeği.
Morali bozuktur. Günlerce evinden çıkmamıştır. Perdeleri, telefonları kapalıdır. En umutsuz haliyle gömmüştür kendini eski bir koltuğa. Sehpanın üstünde izmarit dolu küllükler, boş bira şişeleri...
Çalar mısın kapısını, başına omuz, gözyaşına mendil olur musun ona?
Sözü bitmiştir, söz,
hayali bitmiştir, düş olur musun?
Sonra, kolundan tutup sokağa çıkarır mısın? Ona gökyüzünü, bulutları, kuşları gösterip, kulağına şarkılar fısıldar mısın?
"Seviyorum" dediğin insanı, sadece öğlen on ikide değil, gece ikide, sabah beşte de sevebilir misin?
***
Günler sonra işkencelerden gelmiştir.
Kan ravan içindedir.
Kapında durmuş, bir dal gibi titremektedir.
Patlamış dudaklarında mor inleyişler...
Saçlarında kirli bir toka, gözleri kan çanağı, solmuş teni.
Ne bir söz, ne bir hareket.
Sadece bir boşluğa bakmaktadır.
Sızlıyordur ayak tabanları, kolları tutmaz olmuştur.
Sarılır mısın, hemen içeri alır mısın?
Ağlıyordur.
Ağrıyordur.
Banyoya götürür müsün?
"Bu da geçer." der misin?
Hem ağrıyan yerlerini öpüp, hem de yıkar mısın?
Sonra yatağına yatırıp, ona sevdiği şiirleri okur musun?
Ihlamur yapar mısın?
Uykuya dalar, kabuslar görür, kendini tutamaz, altını ıslatır. Yatağını yorganını değiştirir misin?
"Seviyorum" dediğin insanı, sadece öğlen on ikide değil, gece ikide, sabah beşte de sevebilir misin?
***
Kadındır,
rujsuz, rimelsiz, ojesizdir. saçlarının boyası gitmiş…
Erkektir,
saçı sakalı uzamış…
İnsandır,
tükenmiş, umudu kalmamış.
gülemiyor, sevemiyor, anlatamıyor…
Ağız olur musun?
El olur musun?
Ses, nefes olur musun?
Gelemiyorsa, ayak
Göremiyorsa, göz olur musun?
İnsan iyiyken, seveni çok olur.
İnsan güzelken, saranı sarmalayanı çok olur.
Mutluysa, herkes arkadaş, herkes dost.
Hali vakti yerindeyse, herkes akraba, herkes komşu.
Aşk şiirleri güzel gözlere yazılır, çiçekler omuza dökülen saçlara verilir. Sevişiliyorsa, geçen zaman hep güzeldir ve dert, tasa, keder yoksa, sevmeye bahane çok olur.
Sen, sevdiğini yoklukta ve hastalıkta da sever misin?
"Seviyorum" dediğin insanı, sadece öğlen on ikide değil, gece ikide, sabah beşte de sever misin?
Tamer Dursun
09.10.2024 - 23:42
Yüreğinde bir ismin imzası var
Ve sen onu silemezsin
Söküp atamazsın ne kadar uğraşsan da
Seninle beraber büyür ıcındekı sızı
İlk önce onu hissedersin başkasına dokunduğunda
Unutma!
Bir kere sevdin mi uzun uzun yanarsın
Sitemler.. öfkeler birikirken içinde
Sen azalırsın.
Dilinde küfür elinde kadeh eksik olmaz
Günler böyle geçer. alışırsın…
Unutma!
Sabahlar artık gecikir.
İster sağa dön ister sola
Gözüne uyku değil gidenin hayali gelir…
Kendini şiirlere verirsin
Elin sigaraya gider her on dakika da bir
Fena zehirlenirsin.
Unutma!
Bir süre güvenmeyeceksin kimseye
Kendine sığınacaksın
Aşk konuşulduğunda sen susacaksın
Of’larla ah’larla başlayacaksın her cümleye
Çevrende senden başka herkes haksız olacak
Senin haklılığınsa çaresiz gidecek çöpe..
Unutma!
Bir gün kaldığın yerden başlayacaksın
Biri seni bulacak…
Önce korkacaksın eski acılara yakalanmaktan
Biraz ürkeceksin.
Ne kadar dirensen de nafile
İnsansın sonuçta seveceksin….
Eski acılara bakıp da küsme sevdalara
Gavura kızıp da oruç bozulmaz
Sök at kafandan acaba’ları!
Bir kemik aynı yerden
İki defa kırılmaz..
Artık kararmaz gecelerin.
Bir daha yaşlar akmaz gözünden.
Sabahların gecikmez.
Kim bilir ağladığın günlere gülersin
Bir defa öldün ya zamanında?
Bir daha ölmezsin...
Can YÜCEL
?si=gU9RB6i32aXckPnz
07.10.2024 - 23:53
Boş ver...
Gel bu akşam,
Ucuz bi mekan bulalım..Bir şişe ucuzundan,
Kırmızı şarap söyleyelim kendimize...
İndirimli tezgahlarda ucuza giden,
Paha biçilmez hayatlarımızın,
Ve hatalarımızın şerefine..!..
07.10.2024 - 19:07
İnsandan Bir Uçurum
Veysel Çolak
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
gülünçtü tarih baktıkça insanlara.
Acının yurdu aşklar, yağmurun kırdığı
görüntü, cinayetlerin karaladığı atlas.
Gelmeyişindi aslında beklediğim
derimin altındasın işte,
içindeki tuzaklar ezberimde
karnında büyüttüğün acı
çığlıktan daha ağır ama yankısız.
Kırıktı işaret, harfler uçucu
Dünyanın gördüğü kapkara düş
içimizde oluşan girdap
katranla naylon arasında pıhtılaşan insan
silinen bir bakıma
gövdesi kadar bir boşluk daha doğrusu.
Her kum tanesinin sakladığı çölde
korkaklığımın tek nedenisin sen.
Unutmadım, herkese bir akarsu borçluyum.
07.10.2024 - 17:54
?si=7J-LvZpNAPD_ZW_y
07.10.2024 - 17:53
Bazı şarkıları unutmazsın,bazı şarkıların yükledikleri ağırdır, Bazı şarkılsr nefessiz dinlenir.
?si=3jV7qX80RspWxKnh
30.09.2024 - 02:00
Bir kadının sana güvenmeye çalışırken ki hali başka ,sana tamamen güvendikten sonraki hali bambaşkadır ;yani bir kadını bu iki evrede tanırsın ,ama güvenini boşa çıkarttığın hali vardır o halinde de kadın seni tanımaz, verdiği emeği de yılları da acımaz. Seni ilah yapıp yıldızları ,ayı yerinden oynayatabilecek kadar büyük olan sevgisini de söker atar yüreğinden. Düşersin gözünden de gönlünden de....
Dedim
Dilek Karagüzel
27.09.2024 - 22:04
?si=kcZs9maUyoAnWGzJ
22.09.2024 - 22:24
Dört mezhebe de baktım.
Görüşmek sevap.
Kavuşmak farz.
Bahaneler caiz değil.
Yalan aşkı bozuyor,
Ve seven hep bir yolunu buluyormuş...
Ahmet Yaşar Gündüz
13.09.2024 - 11:51
Bay Şwmsiyeci bu profili ne zaman iptal ediyorsunuz?
09.09.2024 - 17:00
Başkaları sizi yanlış anladığında, kendinizi haklı çıkarmak için zaman kaybetmeyin!
Sayfayı çevirin ve hayatın tadını çıkarın.
Çünkü sizi iyi tanıyan insanlar, asla sizi yanlış anlamaz...Seni üzen, yoran, yanlış anlayan seni iyi tanıyan en sevdiklerinse bunun acısı bunun anlatılamaz.
06.09.2024 - 13:15
ruhların dansıydı bizimkisi , kutsal bağlarda..
mevsimsiz yola çıkar , sevgi coşkusunda yanar, kavrulurduk
bilirdik anın hazzını , sevdanın hasını , lakin doyumsuz zaman
eritti gitti kutsiyetle yoğrulmuş hisleri duyguları...
sorgulamalar bozuyor her iklimde açan o güzelim çiçekleri
bıraksalar da kendi doğasında açsa koksa finale varsa
öyle haz duyar ki insan ruhu ve akışan hislerin deposu yürek
ama olmaz ,olmuyor işte ne sayarsan say, mart erken geliyor
saygı dan başlayan açışlar açılımlar , dokular dokunuşlar
ilahi gücün verdiği kutsiyetle eş değer olur sunulur canlara
zaman makinesi kırpar atar yıldızları düşer bir bir yerlere
susar gider teknolojinin gizemli dünyasında ateşi soğuyrak
ruhların dansı ile gök kubbenin pamuk beyazı bulutları
çekemedi yağmur havası sorgulamalarını ay saklandı
yakamozlar yetmedi maviliği ışıl ışıl yapmaya bir anda
dans bitip gitti , o mavi düşler ülkesinde çağ boğumuyla
e f e s // 35....05092024
23.08.2024 - 01:19
Bana göre
Mesafe koyman gereken insanlar
Sürekli yalan söyleyen, oskarlık oyuncular
Senin sırlarını, zaaflarını ortaya döküp güvenini yıkanlar
Sosyal medyada birkaç hesap kullananlar
Geçmişini inkar edip, saklayanlar
Ahlakdan, namustan küfürden, siyasetten nefret ettiğini söyleyip sürekli bu konulardan ahkam kesenler
Kalbini kırıp kırdığını bile farketmeyen ya da farketse de gönül almayı bilmeyenler.
Seni değersiz hissettirenler.
İyi niyetini kullanan, vicdan, merhamet yoksunu insanlar.
19.08.2024 - 13:18
Rus edebiyatının dev ismi Tolstoy’un Hayatı Sorgulatacak Ders Niteliğinde 17 Sözü
1. Öyle horozlar vardır ki, öttükleri için güneşin doğduğunu sanırlar.
2. Hayat ne gideni geri getirir, ne de kaybettiğin zamanı geri çevirir. Ya yaşaman gerekenleri zamanında yaşayacaksın, ya da yaşamadım diye ağlamayacaksın.
3. Bozuk para insanın cebini deler, bozuk insan da kalbini. Bu yüzden harcayın ikisini de gitsin.
4. İnsanı bedenen ameliyat etmek için uyutmak, ruhen ameliyat etmek için ise uyandırmak gerekir.
5. Herkes insanlığın kötüye gittiğini kabul eder ama hiç kimse kendisinin kötüye gittiğini kabul etmez. Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür ama hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez.
6. Varlığı bir şey kazandırmayan insanların, yokluğu hiçbir şey kaybettirmez.
7. Ne diye şeytana kızarsın? Bir iyilik yap da, o sana kızsın.
8. Bil ki, yaşadıklarınla değil yaşattıklarınla anılırsın. Ve Unutma; ne yaşattıysan elbet bir gün onu yaşarsın.
9. Bir insanı bulunduğu mevkiyle değil, göz koyduğu mevkiyle ölçmek gerekir.
10. En güçlü iki savaşçı sabır ve zamandır.
11. Bir insan acı duyuyorsa canlıdır. Başkasının acısını duyuyorsa insandır.
12. İnsanın gerçek gücü sıçrayışta değil, sarsılmaz duruştadır.
13. Kendi mutluluğundan başka hedefi olmayan insan kötüdür.
14. İnsanların çoğu onu yapıyor diye yanlış, yanlış olmaktan çıkmaz.
15. Kimse, kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir, bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir, önemsediğin bir bedel ödersin.
16. Birine çamur atmadan önce iyi düşün ve sakın unutma: önce senin ellerin kirlenecek.
17. Başkalarının hayatından ders alın. İnsan, bütün hataları kendisi yapacak kadar uzun yaşamıyor.
(Tolstoy ve eşi)
16.08.2024 - 22:48
Eren ler
Abdullah lar
Fatih Mehmet Beyler
Ve diğerleri hepsi tek profil tek kişi.
Bu kadar mı yüreğin, bu kadar mı dürüstlüğün...
Adamlık anlayışın,zeka anlayışın böyle kendini saklayarak çok mu akıllıca davrandığını sanıyorsun...! Kendini değersizleştirmekten, küçük düşürmekten,başka hiçbir işe yaramıyor bu bukelemun hallerin. İşte bazı adamlar kadın kadar adam olup yürekli olamıyorlar.Korkarım yabancı, türkçe ne kadar erkek ismi varsa alıp yazacaksınız
14.08.2024 - 00:02
Beklerim seni...
Eğer zaman geçecekse yüreğimde.
Uğramayacaksa semtimize ayrılık.
Sıcaklığın soğumayacaksa bedenimde
Ve gözlerin.
Hep aynı bakacaksa...
Emin ol, beklerim seni.
Zaman tükenene kadar...!
Nazım Hikmet RAN
13.08.2024 - 22:31
VAZGEÇ ARTIK YETER BU KAÇINCI PROFİLLE YAZIŞIN. OMURGALI DURUŞDAN,DÜRÜSTLÜKTEN ADAM OLMAKTAN BAHSEDİYORSUNUZ YA BU MUDUR DÜRÜSTLÜK ANLAYIŞINIZ.. DURUŞU OLAN HADDİNİ BİLEN ZEKİ OLMAKLA DELİ OLMANIN YERİNİ BİLEN KADINLAR SİZLERDEN HAZETMİYOR
NOKTA
13.08.2024 - 00:22
Bir Abdullah vardı o da kayboldu...
GÖRENLERİN DUYANLARIN ABDULLAH İ YURDUNA TESLİM EDİLMESİ RİCA OLUNUR.
11.08.2024 - 01:26
Daha kalmadı hiç mecalim
Yüreğim yanar da taş kalbim
Ama yok aşkın ihtimali
Bizi ayıran bu kader zalim
Daha kalmadı hiç mecalim
Yüreğim yanar da taş kalbim
Ama yok aşkın ihtimali
Bizi ayıran bu kader zalim
Sessiz sessiz ağlar kalbim
Ama yoktu günahın
Ezdin geçtin senden çok çektim
Üstüne ahın
Yüreğimin her yanı yamalı
Yaraları olmadı saralı
Sana koca ömrümü adadım
Son kurşunu kalbime dayadım
Sevdim mezarımı kazanı
Yüreğimi acılara basanı
Resmini duvarıma asarım da
Bu kalbim senden yaralı
Daha kalmadı hiç mecalim
Yüreğim yanar da taş kalbim
Ama yok aşkın ihtimali
Bizi ayıran bu kader zalim
Daha kalmadı hiç mecalim
Yüreğim yanar da taş kalbim
Ama yok aşkın ihtimali
Bizi ayıran bu kader zalim
Sessiz sessiz ağlar kalbim
Ama yoktu günahın
Ezdin geçtin senden çok çektim
Üstüne ahın
Yüreğimin her yanı yamalı
Yaraları olmadı saralı
Sana koca ömrümü adadım
Son kurşunu kalbime dayadım
Sevdim mezarımı kazanı
Yüreğimi acılara basanı
Resmini duvarıma asarım da
Bu kalbim senden yaralı
Yüreğimin her yanı yamalı
Yaraları olmadı saralı
?si=YA5RcO4hFY6E1hbo
10.08.2024 - 21:45
Renk Değiştiren Hayvanlar
Hayvanlar yapısı gereği bunu yapıyorlar ve beslenme ihtiyacı dışında birbirlerine zarar vermiyorlar.
Peki ya insanlar...
Kaç yüzleri oluyor kaç kişiye, kaç canlıya ,hatra yaşadıkları dünyaya,vatanının toprağına bile. zarar veriyorlar hatta sevdiklerine bile....
Bukalemun. Renk değiştirebilen bir kertenkele türü olan bukalemunlar, çevrelerinin rengini derilerinin altında bulunan özel hücreler sayesinde alabilirler. ...
Pasifik Ağaç Kurbağası ...
Altın Kaplumbağa Böceği. ...
Yengeç Örümceği. ...
Taklitçi Ahtapot. ...
Büyük Mavi Ahtapot. ...
Kalamar. ...
Pisi Balığı
Toplam 1333 mesaj bulundu