Alpaslan Akdağ Adlı Antoloji.com Üyesinin Şa ...

Nefsini yermeyenden tövbeye girmeyenden
Hak ile yormayandan Allaha sığınırım ...

Allah c.c, her daim kendisine sığınanlarla beraberdir...

Gözlerini elleriyle gölgeleyen; bil ki ötelere bakmakta
Öteler gün ışığında adeta boğulmakta

şairler, herkesin gönlünden/yüreğinden geçen ama herkesin ömründe bir kez bile olsun yazıya dökemediklerini, bilge bir bir telkari titizliğiyle işleyip onu şiirselleştirenlerdir...

Yağmur altında yürürken yeryüzü beni kıskandı
Yeryüzüne inen damlalardan çaldım, ruhum yıkandı

şairler, herkesin gönlünden/yüreğinden geçen ama herkesin ömründe bir kez bile olsun yazıya dökemediklerini, bilge bir bir telkari titizliğiyle işleyip onu şiirselleştirenlerdir...

/oysa o saatlerde tayyareler intihar, trenler ölü, gemiler ise batıktır/

şairler, herkesin gönlünden/yüreğinden geçen ama herkesin ömründe bir kez bile olsun yazıya dökemediklerini, bilge bir bir telkari titizliğiyle işleyip onu şiirselleştirenlerdir...

vur!
giyotini aşk dergâhımdaki kısrağın yorgun boynuna!
şimdi ölüm bana çok yakışacak biliyorum...

ölüm kimselere yakışmasa da
şiirlere yakışıyor
ve okuyucusunu arayan içli mısralara...

Sürüde ak koyunlar da bitti
Kör bıçağa düştü
Kara kuzudan kurban ...

özgün ve oral bir deyişiniz var...

Düşlerimde üşüyen keke bir çocuk ...

birde bu mısradaki keke kelimesi
kekeme olması gerekirdi
haksız mıyım...

bir barikatin ardındayım
burada olmadığım için seni asla suçlamam...

özgün ve yalın deyişiniz takdire şayandır...

şair; şiirin soylu doruklarına ulaşmak/varabilmek için
kendi yolunu/patikasını/poetikasını mısraları ve tırnaklarıyla kazıyandır...

Elini ver, yüzünü göster, gülkurusu sürün.
Bilemem! dünya başka ne der?

FARKLI VE ÖZGÜN VBİR TARZINIZ VAR.
TEBRİK EDERİM.

yani değerli ustam;
bir ülkenin zenginliği
o ülkenin en yoksulunun
zenginliği kadardır değil mi...

Bir namlunun ucunda göz tetik elinde
Ne yarar ki, barış geziniyorsa dilimde?

barış bir şeye yaramaz elbet,
soğuk namlular doğrulmuşsa
sıcacık canlara..

Tanrı misafiri, zaman sorar mı?

böbrek sancısı bir doğum sancısına benzer.
ilginç bir şiir olmuş,başlangıçta bir aşk şiiri zannederken sonuç farklı...derdimi seviyorum bir nevi...
ayrıca,
misafirler zamansız gelir ve baş tacıdır her zaman...

/saçlarını kim örmüş, beni öpmüşsün…, ‘yarın’ nereye saklanmış…/

'hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa...' der ahmet telli.
alıntıladığım şu mısralarda, ilk aklıma gelen dizeler oldu...

kelimeler örgütlüyorum sana ...

şiirin başlığı şiir olmuş haliyle...
tmk ya göre örgütlü olmaktan tutuklanmayasın sakın:)

Çıkarcılığın yağında kavruluyor
İdealler, inançlar riyada sallanıyor

riyada sallanmayan hangi değer kaldı ki?
bilgelikle dolu mısralar için tebrikler.

cevapsız hüzün bilmecelerim
aşklarına götürür
geri dönümsüz şehirlerin.

KISA YALIN VE ÖZGÜN BİR ŞİİR.

Ekmek kırıntıları atıyorum kuşlara
Cam kırıkları yiyorlar ...

anne sevdasının katre katre işlendiği bu şiire
oğul olmanın haklı gururu ve hayatın gerçekleri yansımış sanki ki ben öyle hissettim. birkaç mısradan ibaret olsa da, anlamı çok olan bu şiirin genç kalemini yürekten kutluyorum...

Ne ağaçlar gördüm köksüz gölgesiz
Ne güzeller gördüm aşksız sevgisiz ...

kısacası gülü gül yapan o enfes rayihası
bizi biz yapan ise sol yanımızda saklı
insani değerlerimiz değil midir...

Sivas yaylasından mutlu geçerek
Konya ovasından buğday biçerek
Bolluk sofrasından yiyip içerek
İyilik üstüne sarılsın dünya.

ey usta bu bolluk ve bereket
yoksullukla kavrulan topraklara yani
bizim oralarada uğrarmı acep...

bir şiiri harcıyorum ardından
alıyorum gözünden gözlerimi
gözlerimi koyuyorum cebime…

harcanan şiir olsun
yeter ki bir kağıt/bozuk para gibi
harcanmasın ömürler/ sevdalar...

Aynalar baştan başa tenha ve kimsesiz
Bahçeler suskun ve kırılgan...

ölüm
gelip dayanmışsa kapına
buyur de
yüzüne kapatma kapıyı...

Bizlerde seni ve yazan kalemini
düşünen usunu
saygıyla selamlıyoruz
saygıdeger şair...

Kabus olur düşünde
Heves koymaz döşünde
Gölge gibi peşinde
Ömür boyu turalar ...

ecelden kaçmak ne mümkün ki
bunca çırpınış/feryadı figan nedendir peki?