Güneş bu gün kara doğdu da
Zifiri karanlık bir sabaha uyandık
Siyahi sözler zırhı deldi taa en derinden vurulduk
Hata ve nisyan beşer içindir amma
Su-i zanlarından gına geldi artık yorulduk
Neden içindeki bu fırtına, bu kasırga, bu isyan
Bilirsin ki bocalar, öfkesine yenilen her insan
BİR BAHAR AKŞAMI
bir bahar aksami rastladim size
sevincli bir telas icindeydiniz
derinden bakinca gozlerinize
neden basinizi one egdiniz
icimde uyanan eski bir arzu
dedi ki yillardir aradigin bu
simdi soruyorum bukup boynumu
daha onceleri neredeydiniz
bestesi selahattin pinar'a güftesi fuat edip baksi'ye ait bu hicaz eser,
her dem yeni, her daim zevkle dinlenendir..
'daha onceleri neredeydiniz? ' sorusundaki ‘’derin mana’’ etkiler insanı..
Esselam,
ahhh üstad.. buradaki delilik kavramı, kafadan çatlaklık anlamında değildir..
Bu delilik, müptelalık, düşkünlük anlamındadır..
tıpkı gezme delisi, misafir delisi, uyku delisi olmak gibi :)))
Dillerden düşmeyen şu 'deliler gibi seviyorum' cümlesi başlı başına saçmalıktır zaten..
mesela tımarhanedeki bir delinin, sevgiyi kavrayabileceğini, sevebileceğini aklın alıyor mu senin:P
sevgiyi ancak akıllı / şuurlu insanlar yaşayabilir.. işte bu nedenle aşk bilinçli bir eylemdir / tercihtir diyorum..
vee aşkta mantık bitmez diye ilave ediyorum :)
Bilimsel bir araştırmanın sonuçlarına göre kadınların erkeklerde aradıkları:
Para %15
Kariyer % 6
Yakışıklılık, kültür, karizma %11
Şöhret %0
Sadakat % 18
Sadece yaslanabileceği ve duygularını paylaşabileceği bi adam: %46
Ey şehr-i azîz, beni sakla...
Bir kadife yumuşaklığıyla sarıp sarmala beni.
Sana teslim olmuşum ammâ sendeyken 'üzerimde karanfiller ' bitsin istemiyorum.
Hemen başucumdaki fidana konmasın bülbüller...
Ey şehr-i stanbul sana Bursa'dan selam getirdim.
Duman, kül, ağrıdan acıdan arta kalan bir yanım yok
Senden kalan…
Ve ben bir yeniye başladım yepyeni bir sen olan
Yitikçe, yittikçe
Hasretlikler hasretsiz kalır hasretimin gölgesinde
Hasretimsin
Bir kısrağa verilmiş en güzel adla…
Silmekten nasır tutmuştur parmakların
Yazık sana..
Gezgin bir kuş misali..
Gördüğün her dala konuyorsun
Bundan ne mâna buluyorsun?
Değimlidir,
Bir hayatın hulâsası.....
Gözyaşı ve gülümseyiş....
Heyhaatt..!
Bir meleğin kanatlarında infaz edildi idam hükmümüz
ırmaklar zaman kaybı olur admin, denizler paklar ancak bizi :)
demem o ki, insan öncelikle kendisinden sorumludur..
hayatta bazen havalanmak, sonra yere çakılmak olağandır da kendini bile tutamayanların bizi tutmasını beklemek safdillik olur.
hızlı geçmeliyiz bazı sahneleri, zaman kaybetmeden olabildiğince hızlı :P
hem tahammül dediğimiz şey, umutlar var oldukça vardır :)
Beklemek zor gelmez ki.. beklenen, beklemeye değer olunca. :)
Ertelediğimiz hayallerin, gerçekleşeceği umududur, vuslata vasil yolunun heyecanıdır beklemek..
Bak şair ne demiş..
Gözlük tutarım görmeyeli rûy-ı nigârı
Dört oldu gözüm yol gözedir görmeye yârı
turnikelere takılmış insanlar, dönencesi kayıp..
hangi yıkımları çizmedi ki tarihinde yürekler..
hangi gebe düşleri çoğaltarak koşmadı ki belki diyerek yarınlara..
kokunu saldım baştan başa, gökyüzünde yağmurlara karıştı..
gök kuşağına yeni bir renk ekledim :)
Bütün meyvelerin içi, kabuğundan tatlıdır..
İnsan da böyledir..
Suretine takılıp kalmaktan ziyade, içindeki derin manaya / gönül zenginliğine bakılmalıdır..
Zira O’nun en çok yansıması siretindedir..
Velek ki kalp gözü mühürlü olmasın
sezar’ı kahreden, brütüs’ün hançeri değil, vefasızlığıydı…
bir devedikenine sevgiyle konan serçenin, kanatları kan revandı..
ne 40 yılı, içtiği kahveyi 1 dak. sonra unutana çikolata yerine siyanür revaydı :))
‘’gerçek sanatçının’’ belagât’a ihtiyacı yoktur…
ayıracak zamanı da..
âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz misali O’nun ürettiği eser , zaten anlatmak istediklerinin bir yansımasıdır :)
Hiç yoksa 1 kere gel artık..
Gel ki, gözüm gibi koruduğum emanetini teslim edeyim sana… zira taşımaktan omuzlarım nasır tuttu ve gelmediğin yollar acı ve özlem yarası..
Yoksa bir mâi eylem midir dönmemek, yahut kaçış, yahut altın vuruş mu…bil ki asil at, en zor denizlerin en zor dalgalarında, yegane sırdaşı olan hüzünlere yoldaş….
İnsana 'verilmiş' en önemli haslettir..Düşünebilmenin nekadar büyük bir nimet olduğunu en çok, düşünemeyenleri görünce anlarsınız.
İnsan derde düşmeye görsün hele o vakit gelir meydana düşünce..
Ya düşünemeyenlerin hali nedir, nicedir?
Hiç keder dert, tasa yoktur onlara..seçim size kalmış..
Bir pencere, bakmaya
Bir pencere, duymaya
Bir pencere, yeryüzünün yüreğine ulaşan tıpkı bir kuyu gibi
Tekrarlanan mavi şefkatin enginlerine açılan.
Yalnızlığın küçücük ellerini
Cömert yıldızların verdiği gece bahşişi kokularıyla
Dolduran bir pencere
Belki de konuk etmek için güneşi şamdan çiçeklerinin gurbetine
Bir pencere, yeter bana..
Furuğ Ferruhzad
Alman felsefeci,sosyolog,siyaset bilimci..
Eleştirel kuram ve Amerikan pragmatizmi geleneğine mensuptur..
En çok kuramında temellendirdiği kamusal alan kavramı ve iletişimsel eylemin pragmatizmi ile tanınır..
İsmet Özel için; ‘’Türk milletinin anlayabileceği biri değil’’ diyen adam :)
sitemkâr
02.10.2020 - 16:37Güneş bu gün kara doğdu da
Zifiri karanlık bir sabaha uyandık
Siyahi sözler zırhı deldi taa en derinden vurulduk
Hata ve nisyan beşer içindir amma
Su-i zanlarından gına geldi artık yorulduk
Neden içindeki bu fırtına, bu kasırga, bu isyan
Bilirsin ki bocalar, öfkesine yenilen her insan
unutulmayan şarkılar
02.10.2020 - 16:35BİR BAHAR AKŞAMI
bir bahar aksami rastladim size
sevincli bir telas icindeydiniz
derinden bakinca gozlerinize
neden basinizi one egdiniz
icimde uyanan eski bir arzu
dedi ki yillardir aradigin bu
simdi soruyorum bukup boynumu
daha onceleri neredeydiniz
bestesi selahattin pinar'a güftesi fuat edip baksi'ye ait bu hicaz eser,
her dem yeni, her daim zevkle dinlenendir..
'daha onceleri neredeydiniz? ' sorusundaki ‘’derin mana’’ etkiler insanı..
akarsuya bırakılan mektup
02.10.2020 - 16:34Esselam,
ahhh üstad.. buradaki delilik kavramı, kafadan çatlaklık anlamında değildir..
Bu delilik, müptelalık, düşkünlük anlamındadır..
tıpkı gezme delisi, misafir delisi, uyku delisi olmak gibi :)))
Dillerden düşmeyen şu 'deliler gibi seviyorum' cümlesi başlı başına saçmalıktır zaten..
mesela tımarhanedeki bir delinin, sevgiyi kavrayabileceğini, sevebileceğini aklın alıyor mu senin:P
sevgiyi ancak akıllı / şuurlu insanlar yaşayabilir.. işte bu nedenle aşk bilinçli bir eylemdir / tercihtir diyorum..
vee aşkta mantık bitmez diye ilave ediyorum :)
kadınları anlamak
02.10.2020 - 16:31Bilimsel bir araştırmanın sonuçlarına göre kadınların erkeklerde aradıkları:
Para %15
Kariyer % 6
Yakışıklılık, kültür, karizma %11
Şöhret %0
Sadakat % 18
Sadece yaslanabileceği ve duygularını paylaşabileceği bi adam: %46
aziz istanbul
02.10.2020 - 16:29Ey şehr-i azîz, beni sakla...
Bir kadife yumuşaklığıyla sarıp sarmala beni.
Sana teslim olmuşum ammâ sendeyken 'üzerimde karanfiller ' bitsin istemiyorum.
Hemen başucumdaki fidana konmasın bülbüller...
Ey şehr-i stanbul sana Bursa'dan selam getirdim.
Hasret kalmak
02.10.2020 - 16:27Duman, kül, ağrıdan acıdan arta kalan bir yanım yok
Senden kalan…
Ve ben bir yeniye başladım yepyeni bir sen olan
Yitikçe, yittikçe
Hasretlikler hasretsiz kalır hasretimin gölgesinde
Hasretimsin
Bir kısrağa verilmiş en güzel adla…
soru
02.10.2020 - 16:26Ne anlamı var ki, hakkımda yazı yazmanın..
‘'sen bile’’ beni tanıyamamışken..
Ne anlamı var.....
Cevap
02.10.2020 - 16:24Silmekten nasır tutmuştur parmakların
Yazık sana..
Gezgin bir kuş misali..
Gördüğün her dala konuyorsun
Bundan ne mâna buluyorsun?
Değimlidir,
Bir hayatın hulâsası.....
Gözyaşı ve gülümseyiş....
Heyhaatt..!
Bir meleğin kanatlarında infaz edildi idam hükmümüz
zaman kaybı
29.09.2020 - 00:34ırmaklar zaman kaybı olur admin, denizler paklar ancak bizi :)
demem o ki, insan öncelikle kendisinden sorumludur..
hayatta bazen havalanmak, sonra yere çakılmak olağandır da kendini bile tutamayanların bizi tutmasını beklemek safdillik olur.
hızlı geçmeliyiz bazı sahneleri, zaman kaybetmeden olabildiğince hızlı :P
hem tahammül dediğimiz şey, umutlar var oldukça vardır :)
bekleyen
31.08.2020 - 00:47Beklemek zor gelmez ki.. beklenen, beklemeye değer olunca. :)
Ertelediğimiz hayallerin, gerçekleşeceği umududur, vuslata vasil yolunun heyecanıdır beklemek..
Bak şair ne demiş..
Gözlük tutarım görmeyeli rûy-ı nigârı
Dört oldu gözüm yol gözedir görmeye yârı
hayatın tadı
31.08.2020 - 00:46turnikelere takılmış insanlar, dönencesi kayıp..
hangi yıkımları çizmedi ki tarihinde yürekler..
hangi gebe düşleri çoğaltarak koşmadı ki belki diyerek yarınlara..
kokunu saldım baştan başa, gökyüzünde yağmurlara karıştı..
gök kuşağına yeni bir renk ekledim :)
siret
31.08.2020 - 00:41Bütün meyvelerin içi, kabuğundan tatlıdır..
İnsan da böyledir..
Suretine takılıp kalmaktan ziyade, içindeki derin manaya / gönül zenginliğine bakılmalıdır..
Zira O’nun en çok yansıması siretindedir..
Velek ki kalp gözü mühürlü olmasın
kelimelerin büyüsü
24.07.2020 - 12:31Ve gördük ki mekan değildir, zamandır önemli olan…
Ve lakin o da değildir, eylemdir önemli olan…
Ve o dahi değildir kalb olmadıkça…
Zarif insanlar, zarif sözler söylerler….
üç şey
24.07.2020 - 12:24görünmez olmak
ali baba’nın hazine mağarasına dalmak
sonrası bana kalmak :))
düş yorgunu
24.07.2020 - 12:18ağaçların gölge verdiği yerde
gölgelerin de ağaç vereceğini sanarak
su kıyılarına söğüt ağaçları dikiyorum
benim yaptığım düş değil
kamyon yazıları
24.07.2020 - 12:13doktor değiliz ama hastamız çookk :))
vefa
22.07.2020 - 23:09sezar’ı kahreden, brütüs’ün hançeri değil, vefasızlığıydı…
bir devedikenine sevgiyle konan serçenin, kanatları kan revandı..
ne 40 yılı, içtiği kahveyi 1 dak. sonra unutana çikolata yerine siyanür revaydı :))
sanatçı olmak
22.07.2020 - 23:06‘’gerçek sanatçının’’ belagât’a ihtiyacı yoktur…
ayıracak zamanı da..
âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz misali O’nun ürettiği eser , zaten anlatmak istediklerinin bir yansımasıdır :)
mai
22.07.2020 - 23:02Hiç yoksa 1 kere gel artık..
Gel ki, gözüm gibi koruduğum emanetini teslim edeyim sana… zira taşımaktan omuzlarım nasır tuttu ve gelmediğin yollar acı ve özlem yarası..
Yoksa bir mâi eylem midir dönmemek, yahut kaçış, yahut altın vuruş mu…bil ki asil at, en zor denizlerin en zor dalgalarında, yegane sırdaşı olan hüzünlere yoldaş….
düşünmek
21.07.2020 - 20:04İnsana 'verilmiş' en önemli haslettir..Düşünebilmenin nekadar büyük bir nimet olduğunu en çok, düşünemeyenleri görünce anlarsınız.
İnsan derde düşmeye görsün hele o vakit gelir meydana düşünce..
Ya düşünemeyenlerin hali nedir, nicedir?
Hiç keder dert, tasa yoktur onlara..seçim size kalmış..
denemek
21.07.2020 - 20:03haydi deneyelim...
bu deney elim mi yoksa selim mi bir görelim :)
Pencere
21.07.2020 - 20:01Bir pencere, bakmaya
Bir pencere, duymaya
Bir pencere, yeryüzünün yüreğine ulaşan tıpkı bir kuyu gibi
Tekrarlanan mavi şefkatin enginlerine açılan.
Yalnızlığın küçücük ellerini
Cömert yıldızların verdiği gece bahşişi kokularıyla
Dolduran bir pencere
Belki de konuk etmek için güneşi şamdan çiçeklerinin gurbetine
Bir pencere, yeter bana..
Furuğ Ferruhzad
tahammül
21.07.2020 - 20:00İnsanlara katlanma toleransının yüksek oluşu...
Sabır ile eşdeğer bir hal..
jurgen habermas
21.07.2020 - 19:59Alman felsefeci,sosyolog,siyaset bilimci..
Eleştirel kuram ve Amerikan pragmatizmi geleneğine mensuptur..
En çok kuramında temellendirdiği kamusal alan kavramı ve iletişimsel eylemin pragmatizmi ile tanınır..
İsmet Özel için; ‘’Türk milletinin anlayabileceği biri değil’’ diyen adam :)
Toplam 150 mesaj bulundu