“Dedim, kalbim taş gibi olmuş,
Merhameti nasıl öğreneyim?”
“Taş bile suyla yıkanırsa yumuşar,
Sen de gözyaşınla yıka kalbini,” dediler.
“Dedim, yol çok karanlık.”
“Yürümeye niyet edene,
Işık önce içinden yanar,” dediler.
“Yanan bir mum,
Bin karanlığı deler,” dediler.
“Dedim, nefsim hep konuşuyor.”
“Kalbine sükût giydir.
Zira sükût, hakikatin ilk kapısıdır,” dediler.
“Dedim, elim boş, neyle varayım?”
“Samimiyet en güzel azıktır;
Yüreğini yükle, yola çık,” dediler.
“Dedim, insanlar kırıyor beni.”
“Onlar kalbini kırsa da
Sen kalp yapmaya bak,” dediler.
“Zira Allah, kalbi kırıkta oturur,” dediler.
“Dedim, zaman geçiyor, ömür daralıyor.”
“O halde her nefesi dua eyle;
Zaman değil, niyet yaşatır insanı,” dediler.
“Dedim, ben kimim?”
“Sen; emanet bir nefes,
Sonsuzluk yoluna davetli bir yolcusun,” dediler.
Ve ben sustum…
Sustum ki kalbim duysun,
Duydum ki hiçlikte ben varım,
Ben varım ki hiçliğim Rabb’ime yakın...
S.GÖL
Kayıt Tarihi : 15.7.2025 18:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!