Bir haziran gecesiydi
Ensemdeki su sesiydi
Denizleri bekliyorken
Düşen güneşin iziydi
Bir ağustos gecesiydi
Giderken ellerini unutma üzerimde
Silinsin alnımdan vefasız nefesin
Akrep burcu gözlerini
Artık taşımaz yüreğim
Yağmurda ince ayar yürüyen
Gökyüzünde görmek seni
Düşlerin ışık dün gibi
Yer yüzünde görmek seni
Gülüşün ışık gün gibi
Sözler şöylece
Hecelerin içinde
Gözler gülünce
Gecelerim sesinde
Günler böylece
Beyaz bir kor
Geçti gitti yanımdan
Adeta buhardan
Suya çarpıp yansıyan insan gibi
Çok hızlıydı göremedim sanki
Çalarken elleriyle
Söylerken dilleriyle
Tanbur etti hayat beni
Yürürken yükleriyle
Düşerken düşleriyle
Tazem pembe güller elinde
Bekler misin yine o yerde
Kalbimin kırık düşlerini
Toplar mısın ela gözünde
Tazem pembe güller elinde
Fıskiyeli havuzun etrafı bizler
Hemen yanımız çiçekler
Çevreler bahçeyi güvercinler
Üstümüzde gezinirler
Bakıyorum birine diğeri gibi
Martılar bir şeyler söylüyor İstanbul'a
Israrcı gibiler hatta
Göklerden bizlere
Duyun uyun bu tembihlere
Acaba;
Cola falan zararlıymış
Olsun canım ne var
Mürekkep değil ya bu
Adamlar yapmış
Gençler internet bağımlısıymış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!