Boşluğun devingen derinliği
Kayıp zamanlar içine yaymıştır kendini
Gökten yere çakılırcasına
Engellenemez bu uğultunun çekimi
Hayatın göreli sakinliği
Dönüşmektedir sürekli dalgalı bir denize
Paylaşmak yokluğunda var oluşundur
Süslenmiş hayallerinin aşınmış melodisi
İsyankar yakarışların pürüzsüz keskinliği
Manali izlerin bunlar bastığın topraklarda
Birer yüz birer el karşımızda, paydaşımızda
Yıldızlarla süslenen bir gece
Ağaçlara bürüklenmiş sessizlik
Anılarla yüklü bir ses denizden
Fısıltıyla eşlikte şarap yudumlarına
Düşüncelerle bölünmeyen bu anda
Sağa sola adımlarını çeken yollar
Hep bir duyanımız var da bilmiyoruz nerelerde
Yoksa ben boşa mı ağlamaklıyım
Gelip gelip çocukluğuma veremediklerimden
Sanki savaşırcasına direnişim gözyaşlarına
Sanmaki umudumdan değildir varlığım
Bozulan hayallerde parçalarımı kaybedişimden
Bileceksin hiçliğin tutuşunu yakandan
Öğreneceksin nefes almadan yaşamayı
Herkesten uzaklarda bir başına yalnızlığın
Hayal meyal dalışlarda geçmişe
Kelimelerini duyacaksın sessizliğin
Kaçmadan dövüşeceksin düşe kalka
Huzursuzluk kaplar bir adım ötesini
Rüyaların kabuslarla dolar ardı ardına
Kanatsız çırpınmaktan utanırcasına yorgunsundur
Bir gezginin son yıllarını andırır durgunluğun
Gelecek geçmişi darmadağın kovalarken
Evet, güzel olmalısın sevgili,
Ama öyle uzaklardan değil
Üzerine bembeyaz kar örtüsünü alıp
Sedirler gibi boyayabilirsin gözümü
Kanmam görünüşe,
Sirkeleyip bakmalıyım gizlediklerine,
Gece kaplıyor
Son gözyaşları dökülürken
Elem dolu bulutların
İğneler batmış
Can haliyle
Haykırış beklenirken
Soğuk bir gece savururken
Gözlerin kesişse gözlerimle
Bütün tozlar dökülse çaresiz
Düşen yıldırımın yaksa beni
Dört bir yana saçılır alevlerim
Bana hayatı yaşatan gözlerine
Haykırmak istiyor varlığım
Dönüşü olmayan bir uçurumdan
Delicesine atlarken okyanusa
Son nefesimde bir kez bakabilmek
Duraksız ilerleyecek geçitte sana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!