Bir çığlık yankılanır, arşın en derininden,
Gökler ağlar bu dilsiz feryadın kederinden.
Kim duyar, kim anlar bu sessizliği?
Gazze'den yükselen, Kerbela'dan gelen sesi.
Zamanın kumları döner, devran yine aynı,
Yine hakikatin karşısında durur dünya kaygısı.
Kelimeler dilimde, bir ateş gibi yanar,
Sustuğum her an, bir fırtına kopar.
Ellerinde tespih, dillerinde zikir var,
Lakin kalplerde başka bir fırtına eser,
Bir yandan ibadet, bir yandan ticaret,
Unutuldu sanma, bu vicdan muhasebesi.
Hüseyin'e "bizden yanayız" diyenler gibi,
Bugün de "kardeşiz" der, kılıç Yezid'e döner.
Satılan bir yudum suyun bedeli,
Gazze'de dökülen, masum çocuk kanıdır.
"Sen benden değilsin!" diye haykırır ruhum,
Yalanın gölgesinde, sahte sevgiye doyum.
Kıyamet gününden beter bu karanlık,
Her yudumda boğulur bu insanlık.
Ne namaz kurtarır, ne oruç bu vebali,
Ne de vicdanın fısıltısı dindirir bu ahı.
Hesap günü yakındır, kalpler açığa çıkar,
Ey insanlık, hangi yüzle Allah'a bakarsın?
Susmadım, susamam, bu vebal bende,
Hakkın sesi olmalı, bu ölümlü tende.
"Sen Yezid'densin!" derim her susan vicdana,
Ruhum isyan eder, bu aciz zamana.
Şimdi dua değil, bir haykırış düşer payıma,
Mazlumun ahını katıp, gözyaşlarıma.
Yarın mahşer yerinde, şahit olur tüm cihan,
"Ben sendendim!" demekle kurtulur mu sanırsın vicdan?
Bir tek sözüm var ki, düşmez bu dilden,
En büyük bedel, gelir samimiyetsiz kalpten.
Mahşer günü her ruh, vicdanına sarılır,
Hesap sorulunca, maskeler paramparça kalır.
Unutma Murat, bu dertler ebedi değil,
Hakkın terazisinde, her amel bir delil.
Gerçeğin kılıcı, bir gün tüm yalanı böler,
O gün anlarsın, kim dostmuş, kimmiş düşman meğer.
Kayıt Tarihi : 11.8.2025 00:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!