Sen en umutsuz anımda çıktın karşıma,en umutsuz anımda çekip aldın
düştüğün kör kuyunun karanlığından.Ne tutacak dalım vardı nede
gönlümde esen ve dinmek bilmeyen fırtınadan kurtulup sığınacak,
bir liman.
Önce küçük bir kibrit ateşi oldun uzaklardan,sonra koskoca bir
ışık çemberi dünyamı ve gönlümü aydınlatan; yanına vardıkça
karanlıklar aydınlığa,umutsuzluklar umuda dönüştü,varlığınla anlam
Kaf önce hafif hafif düşüyorsun sonra
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Devamını Oku
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda