Saçları sırma, boyu selvi
Yıldız yıldız gözleri
tarif edilmez derinliği
Ay gibidir gülcemal-i
ona paha biçilmez
İçi dışı saf, melek misali
“Biz bu sonbaharda buluşacaktık,
Bahar geldi geçti sen gelmez oldun…”
………………………………………..Türkü……………….
! Suskunluğumu gözyaşlarımla bozdum CAN...!
'her sevdanın bir öyküsü, birde türküsü vardır...
sen bizim türkümüzü söyle...'
uzun kış gecelerinde
kar yağınca pencerene
hele birde ben girersem düşlerine
bir adam tek başına
açık denizde
başının ağrısı vurmuş yüreğine
sallanır yelkeni her rüzgarda
yosun kokulu sahili özler
mavi denizin gökyüzüyle birleştiği yerde
iki satır bir şey yazdım
kendimi şair sandım,
aşk badesini içtim
kendimi mecnun sandım
yazdım gönül dolusu
Sanki aşk için geldim dünyaya
Yaşım on sekizdi düştüm sevdaya
Sevda gülü başlayınca tomurcuklanmaya
Kahpe felek ayrılığı vurdu sırtıma
Asker oldum jandarma, Botan çayında
“ -Baba şehitler ölür mü?
-Ölmez Oğlum,niye sordun?
-Şey baba rüyamda şehit olmuştun da…”
Oğul can oğul
Aynı rüyayı gördüm yine dün gece,
Dağlara kar yağdı hasret(in) gönlüme
Ermiyor vuslatın yarim menzile
Önümüz bayramdır görem yüzünü
Kurbandır bu canım saçın teline
Yakıyor gönlümü güzel gözleri
“Ben bir küçük cezveyim, elden ele gezmeyim verin benim yarimi boynu bükük gezmeyim
gülen az, ağlayan çok gülen az…”(Türkü)
Bir gün bir yerlerde kesişti yolları
Koca kafa ile yaramaz sincabın
oglumun şiirine yorum yazmışsınız. Ordan girdim sayfanıza ve karşımda sanki başka sihirli bir dünya açıldı. Sayfanız da şiirleriniz de cok güzel :)
Sayfana gelmişken bir selam bırakayım dedim...
Mesaj göndermek mümkün değildi...
Sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle
Saygılar
Sevgili umut, şiirleriniz birbirinden güzel.. okumaya devam edecegim... ellerinize saglık