Kelebeğin kısacık ömründeki büyük aşk
Ağlayan bir sevdanın gözündeki yaş
Hani deliler gibi olan en çabuk en yavaş
İşte ben seni öyle sevdim
Gülün bülbüle verdiği derdi
Yüreğimde hiç bitmeyen bir umutla
Beklemeden gidenlerin dönmesini
Mavi ufuklarda bekliyorum seni
İstikbalime güvenmemek değil
Geleceğimde sen varsın
Gerçek bir özlemle bekliyorum seni
Hüzünlüdür ayrılık çoğu zaman
Yaşlı gözleri ağlatır hiç durmadan
Ama kavuşmakta gerçek olmasa
İntizarın anlamı kalmaz
Bu ayrılığa nasıl dayanır insan
Ümitsizlik sarar dört bir yanı
Son cemre düşünce toprağa
Kavuşacağız nazlı yarim
Yağmur usulca düşerken toprağa
Aklımda yine sen varsın
Yağmur yağdı rüzgar dindi
Sanki ben seni hiç sevemedim
Acaba sevmeyimi beceremedim
Belki hiç kıyamadım
Bakmaya doyamadım
Kırılır dedim
Ellerini tutamadım
Anlat bana Yemliha
Dokuz fazlasıyla üçyüz yılın aşkına
Kim olsa yaşamaz ölürdü oralarda
Eksiksiz tam üç asır
Söyle şimdi seni kim tanır
Uyusam bende kurtulurmuyum
Bu gece gökyüzü bir başka efkarlı
Dağıtıyor yıldızlarını etrafa
Ay sanki küsmüş bir garip parlıyor
Işığını gözlerime iyi vuramıyor
Sanki hasretle sabahı bekliyor
Asker yolu bekleyen gelin gibi
Hiç aklımdan çıkmaz
Ah o gençlik yılları
Bir çıban gibi batar fikrime
Ne günleri bıraktık geride
Hani beni bitirdi ama senide
Ah o gençklik yılları
MEKTUP
Bir duygu seli ile hatırladım anıları
Göz yaşımı mürekkep yaptıp yazdım yazıları
İlmek ilmek düğümledim sana bu satırları
Mektup yazdım ah ile sana yolladım
Bir nur aktı kalbime ılgıt ılgıt
Bu gece ilahi alemden
Fikrime güneş doğdu Medineden
Ateşi aşk yaksa yüreğimi
Ebu cehilin yardığı kalbim
İpil ipil akıtsa kanını toprağa
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!