sarar sarmalar sevda
dallanır gelir rüya
günlerin yüzü solgun
dalarım inadına
dağılıp toplanırım
Ne yükler taşırsın hiç yorulmadan
Sen soluk almayı bilmez misin
Konukların hep kavga dövüş
Huzuru barışı hiç özlemez misin
Emperyalizm ahtapotu sarmış bedenini
Sızılandım görününce
Kırık kanatlı bir kuş
İncindim
kahır balyozlarıyla
Sen tüterek geldin
Acılarınla hasretinle
Sıkıca tutmuştu elini
Gözleri kaydı
Soldu bakışları durdu
Bir anne yavrusunu
öpüp koklarken,
O mahzun bakışlar
Seninle başlattım isyanı
Yüreğime düştü kızıllığın
Savrulup sana geldim
Gölgeyi sevmezsin
Sana tutundum
Yok tutunacak dalım
Maviler giyin
Ak gel gönlüme
Ruhumu çal
Keder gitsin yele
Şenlik düşsün
Dönelim ahengiyle
Kime anlatsam
Hep susturur beni
Ben mi seçtim boranı
fırtınada kızak kaymayı
Ben miyim aykırı
Kasırgaların nedeni
Dert geçer mi
Beni almadan
Efkar gider mi
Beni sarmadan
Güler miyim
Sen coşup giderken
Sancıyla geldi gece
Tanımlayamadan
Düştüm içine
Bildiğin işkence
Sen mi mahkum
kalem
Sen de söyle
fırtınalar dursun
Haksızlığı haykır
Gün bize dönsün
Çimen koksun toprak
Tomurcuk açsın ağaç
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!