Köylüyüm köyde doğdum yaşarım
Küçük idim zamanla büyüdüm
Öküz koşturdum çift sürdüm
Çobanlık yaptım koyun kuzu güttüm
Reçberliği canım gibi severdim
Lanetli kara gölgeler
Kuşatmışlar her yeri
Işık yok
Zifiri karanlık
Boy boy çukurlar
İçinde cinler periler
Yaşamın ağırlığı
İçimi çökertti
Yüreğim sızılı
Havalar bozuk
Hüzünler bitmiyor
Fazla söze gerek yok
Gün ışımadan çıktık yola
Arzuhal bildirdik hususa
Elpence durdurur kaos
Arzuhalim takıldı takoza
Yavrucuğum sorar
Anne ne bu taş kale
Menekşe,gelincik,kardelen
Küsmüş bana kır çiçekleri
Sevgisizliğe vefasızlığa
isyan etmişler ardımdan
Bilseler onları ne çok sevdiğimi
Günle gönlüme yeniden doğduklarını
Maviliğin yok bu gece
karanlıkl istila etmiş
Işığın sönük
Hüzündesin
Benim gibi
Oysa anlatacaklarım vardı
Günahlarını yüklendiler
Çengi ile bindiler tazıya
Çıktılar meydanlara
Tutundular yalanlara
Yaygara da yaygara
Yıkandık pakız diyorlar
Dalga dalga
gezsem divane
Umudun ucunda pervane
Dolaşsam dünyayı
Kime ne
Boş işlere meşgale
Deseydim inanmazdınız
Artık kim diyebilir ki
Onca şokun hep zararını
Gözünü sevdiğim
Bilim ustaları
Rahatlattınız oh be
Seherin koynundan
uyanan güzel
Yanağında kızıl güller
Gözlerinde gülücükler
Zülüflerin bukle bukle
Salmışsın rastgele
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!