tam demimdeyim
kaynamakta olan bir çay gibi
çağımız geçmeden hani
ekle deme kendini
bekle deme
aya doğru yürüdü ve durdu
sırtı dönük
ruhu derin çizgiler almış bu adam
ellerini aya kaldırdı ve sordu
uzak olan biz miyiz
yoksa uzaklık gözümüzde büyüttüğümüz bir dev mi
gülmek mi bu
sevmek mi?
ya sen ne dersin
ağlarken
bir çocuk yaptı anne çamurdan
susasın diye bedeni aşka
ve bir avuç kül kalsın diye
bu zalim dünyaya
ateşi buldu insan
bir ülke var ağzımdan söküp atamadığım
bir kadın
bir ben
birazcıkta yıllanmış yalnızlığım
bir sokak ilerde sardunyalar
beyaz kuşun
kanatları uçsuz
gözdesi deniz
ayakları demir
yüreği hedef
tek korkusu mermidir
bilemiyor yüreğim
anlayamıyor sıkıntı sebebi ne
ve neden çığlık çığlığa haykırdığını
anlayamıyor
bir utanç sığınmış sanki içine
cumartesi bugün
yarın darağacı
öbür gün yas
ben
kışa sarılmış sıcak çocuk
dağın kuytusu gibi yüreğimde aşk
patika yollarım var
zorlanırım aşka
içli bir türkü gibi yakarken güneş
ve yaralı bir serçe gibi çığırırken türkümü
bulmaca karelerine benzer ömür
bazıları boş
bazıları dolu
boşluğu doldurmak düşer hep insana
fakat kara kareler belirler hep yaşamı
kara beyinler gibidir kareler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!