UÇ GEL DOSTUM ILICAYA
Hiç durma sen kasef yerde,
Çık gel dostum ılıcaya.
Eğer aklın varsa serde,
Kaç gel dostum ılıcaya.
Dağdan gelir soğuk suyu,
Doğadandır, şuyu buyu.
Karlı ayran süzme koyu,
İç gel dostum ılıcaya.
Tavası var eşi yoktur,
Havası var meşi yoktur.
Doğası var keşi yoktur.
Geç gel dostum ılıcaya!
Kaplıcanın suyu sıcak,
Kendi ılır yanmaz ocak
Gelirsen şifa olacak,
Çok gel dostum ılcaya.
Ete, zeytin eti denir.
Yemeği, lezzetle yenir.
Dertle keder rafa konur.
Göç, gel dostum ılıcaya.
Yaylaları gel de gez sen.
Karlı suyu dilde süzsen,
Kavurmada buzu ezsen.
Saç gel dostum ılıcaya.
Buram buram tarih kokar,
Kanlı Köprü gerdan takar,
Soğuk çeşme coşkun akar,
Taç gel dostum ılıcaya.
Ünüyle savruk şelale,
Halimin gölün şen eyle,
Tavşan tepede çay demle.
İç gel dostum ılıcaya.
Tatil yapacaksan eğer,
Emin ol gelmeye değer.
Bura cennet gibi bir yer,
Seç gel dostum ılıcaya!
Nizami azın anlatır,
Gerçekte özün anlatır,
Gel yüze yazın anlatır,
Uç gel dostum ılıcaya.
NİYAZİ AVCI
28.07.2022
Niyazi Avcı
Kayıt Tarihi : 29.3.2023 21:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!