Bir kelime yetmişti
içten bir 'merhaba
Konuşmadan paylaşılan ne çok şey vardı aramızda
Bir balonun peşinden koşmak
Çimlere uzanarak gökyüzündeki bulutlara isim takmak
Mutluluk işte bu kadar basitti
İki yürek bir olunca ve mevzu bahis aşk ise
sesin ateş gibi tutuşturdu
damarlarımda unuttuğum davayı
Büyüdükçe ellerimle tanıdım dünyayı
Gözden ırak
sözden sürgün
Yanmaya da razıyım kül olmaya da
Sevgi, yalnız bir aşkın değil
hür bir dünyanın harcıdır aslında
Kılıçsız kalkansız bir meydanda
zulamda kucak dolusu manolya
Ateşi tutuşturan rüzgâr sensin
Ben sana bakıyorum
sen uzağa
Sen ki bana sevmeyi öğrettin
ve susmanın kanayan bir bedene bedel olduğunu
Varsın batsın etime yeryüzü
Şafakta kurşunlanırken umutlar
biz seninle omuz omuza
bütün mahzun çocuklara söz vermişiz
Kaçmaktan ziyade sevmeye yeminliyiz
Ben seni kelimelerin gövdesine yaslanarak sevdim
Sen sor ben de anlatayım
yüzümü gülümseten o ince sızıdan
beni içten içe saran o tarifsiz sıcaklıktan
Taşıdığın geceden biliyorum
Ne yana gitsek kıyısı kırılmış bir dünya karşılıyor bizi
Ne yapalım
İnsan güvenmeden sevemiyor kimseyi
Seninle siyahın göğsüne vuruldu adım
Boğaza serilen gece örtüsü gibi
sevdamızın derinliği siyahın içinde
Göz kamaştıran tektaş yerine
verdiğimiz sözle kalpten bağlıyız
Bu kadar sevince bir yurdun sürgünü oluyor insan
Terk edilmiş vapurlar gibi içimdesin
Yaşarken unutulacak kadar
ölürken hatırlanacak kadar
Kalbim tütün sarısı gurbet
Kayıt Tarihi : 16.11.2024 19:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!