Tunahan Özcan Şiirleri - Şair Tunahan Özcan

Tunahan Özcan

İskemleye oturup
Ceviz ağacına bakıyorum
Ağaçlara...
Bacakları kireçlenmiş
Karıncasız ağaç olur mu?
Bodur da değil

Devamını Oku
Tunahan Özcan

İhtiyar kollarında yük
Omuzları bükülmüş kızıl gülden.
Sarayın gözünde gül pembe yorganım
Pürnur kanlı yorgan, asırlık saray.

Yüzüm mirat,

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Benim lügatımda yoktur
Beyaz kundura giyen.
O kadar temiz midir kalpleri,
Kirli gezebiliyor mudur fatihi,
Beyazıt'ı, Süleymaniyeyi.
Korkarım adım atmaktan

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Maphus kapısı, nöbetim
Divan soğuk üşürüm, bu sabahleyin.
Ne vakit kavuşacağız,
Bitecek mi ? Bugün, yarın.
Bitecek mi ? Siper altında üşürüm
Bu sabahleyin.

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Zarfın derinlemesinde armonika
Kabzası ahşap, pipo.
Ayrımlı müşterek koku vardı.
Atmışlar, mutlak yetmiş kokuyor

Benim,

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Ne fark ettim biliyor musun
Kağıt uçak olmakta var
Sahil taşrasında yürümekte
Asıl mesele, gülmekte


Devamını Oku
Tunahan Özcan

Ağaçlar, sarı yapraklar, gölgesinde
ayırmadığı yeni çocuklar,
Nice hadiseler.
Bir ağaç,
Kaç yıl yaşar ?
Ne görür, görür'de anlatamaz

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Gün yüzü göster hekim.
Yok mudur çare, on paralık
Yalnız tarih kokuyor
Çiçeklerim, güneşim.
Oda içinde odacık
Dört duvar, bir dünya

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Tenha bir bataklığa saplanmış,
Okuduğu öyküyü bitiremeden
Kalemini mektuba yöneltmiş bir talebe.
Varsıl ahşap konakta
Pencereden bakan çürük bir çocuk.
Hayâllerini çürüten adımlar

Devamını Oku
Tunahan Özcan

Sinemde iki katlı konak.
Yeşilin en derini,
Karanın en karası,
Saltanat terası kadar
Uç bucak derin bir çukurun sinesindeyim,
Oda görmez, kulak işitmez

Devamını Oku