Eskiden olsaydı
Kalemi elime alınca durduramıyorum derdim
Şimdi kalem yok elimde
Parmaklarım geziniyor klavyede
Bazen öyle yazıyor ki, göremiyorum parmaklarımı
Bazen öyle yavaşlıyor ki, bilemiyorum ne yazacaklarını
Hayat her yanıyla çok farklı
Eskilerin dediği gibi, “karnın tok, sırtın pekse,” aldırma hayatı
Hırslanıp her şeye sahip olmak isteğiyle
Gönül zengini olup, aza, yetere kanaat azmiyle
İki farklı hayatın göstergesi, insan olmak sıratı kadimi
İster inanma, ister inan Allah’a bu iki seçenek gösterecek insanlık erdemini
Hâlbuki zaman insana tek seçenek sunuyor
İyinin en iyisi
Kazancın çoğunu, zenginliğin en zengini
Başarıların başarısı, zirvelerin zirvesi
Yarış, yarış, yarış
Bütün yarışlar dibe itiyor, yoksulu, fakiri
Rüzgârlar şimdilik fısıltılı
Sesler karışık, hışıltılı
Birkaç ölüm, sabah haberleri ile akşam haberleri arasında
Birkaç umut, sahtekârlık, ikiyüzlülük, riyakârlıklar arasında
Dün akşam televizyonun başına oturdum
Haber dinleyeceğim, çayı aldım şöyle kuruldum
Uzun zamandır haberleri seyretmiyordum
Dinledim, dinledim, dinledim, dinledim
Kendi kendime, ne anlatıyor bunlar dedim
Yalanlardan o kadar bıkmışım ki,
Söylenenler içinde hiçbir doğru şey bulamadım
Her söz, sanki cımbızla seçilmiş gibiydi
Her söz, söyleyenlerin çakarlarının endişesiydi
Olanlar olmuş, olaylar birbirine girmişti
Olaylardan çıkar sağlamak ustalık işiydi
Artık zamanı sevmiyorum
Zamandan hiç zevk almıyorum
Kendime güzel düşler kuruyorum
Bana ilkokuldan itibaren öğretilen erdemleri hatırlıyorum
Kitaplardaki, romanlardaki, hikâyelerdeki özleri düşünüyorum
Sanki bunları yazanların hepsi yalancıymış
Sanki bunların hiç biri hayatta yokmuş
Çocuk yalanlarla büyütülüyor
Gençlik orada burada süründürülüyor
Olgunluk gerçeklerle tanıştırılıyor
Ve tüm öğretilenler balon
Bir iğne ucu soru, tıs, patladı balon
Ne garip değil mi?
Hepimiz üç maymunu oynuyoruz
Eskiden büyükler askere gidenlere tembih ediyordu
Oğlum askerlikte temel üç kural var iyi öğren olur mu?
Görmedim, bilmiyorum, duymadım
Ne öndesin, ne arkadasın, hep ortadasın tamam mı?
Gördüm dersen başına iş alırsın
Biliyorum dersen, başına iş alırsın
Duydum dersen, başına iş alırsın
En iyisi kör, sağır, dilsiz olmak
Ve Allah diyor “onlar kör, sağır, dilsizdirler” işte onlar gerçek dışı karanlıktadırlar.
Önde gidersen, sana çelme takarlar
Arkada kalırsan, tekmeyi basarlar
En iyisi ortada olmak
Ve Allah diyor, “onlar içinde önde gidenler vardır, işte onlar şerefli olanlardır”
Düzen, tamamıyla Allah’ın dediği yoldan ayrı yürüyor
Herkes yalancılıktan, riyakârlıktan, çıkarcılıktan şikâyet ediyor
Dürüst, namuslu olmak enayilik sayılıyor
Hâlbuki Allah “yalanı küfürle, riyakârlığı münafıklıkla, çıkarcılığı şeytanlıkla” özdeşleştiriyor.
Şimdi soralım kendi kendimize
Siyasetçi dürüst olsa, siyasetçi olabilir mi?
Çalmasını, çırpmasını bilmeyen siyasetçiye politikacı denir mi?
Memur işini bilmese, memur olabilir mi?
İşini bilmeyen memura, memur denilir mi?
Medya, yargıdan önce yargısız infaz yapan kurum olarak mükemmel iş yapıyor.
Kaşla göz arasında, suçluyu suçsuz, suçsuzu suçlu ilan ediveriyor
Hani demeyin, savcıların, hâkimlerin ne işi var?
Onlar, politikacıların, medyanın bağladıkları düğümleri çözmeye çalışıyor
Politikacılar, yasaları, yönetmelikleri karıştırdıkça karıştırıyor
Medya, ortada bin türlü yalanla fırıldak gibi olayları döndürüyor
Haydi çıkın işin içinden çıkabilirseniz
Anlayın olayları anlayabilirseniz
İnanın ülkemiz çok garip bir ülke
Düşündükçe şaşıyorum içinde yaşadığımız devlete
Fuhuş kötülük mü, genelevleriyle yasal olarak devlet yaptırıyor
Sigara, içki kötülük mü, en başından itibaren devlet üretiyor
Rüşvet, irtikâp, iltimas kötülük mü, devlet içinde dönüyor
Daha ne diyeyim,
İnsanlar ta en başından, kör, sağır, dilsiz yetiştiriliyor
Ve Allah körler, sağırlar, dilsizler küfrün karanlığındadırlar diyor
Yattık uyuduk
Topu attık oynadık
Bir ipin etrafında zıpladık
Gerçekleri görünce hop hop hopladık
Başımıza bir şey gelmesin diye kendimizi topladık
21.06.2012 - İzmir
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 21.6.2012 07:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Sevgili dostum,
Bu güzel eserinizi,
Beğeniyle okudum.
Yüreğine salık
Kalemin daim olsun.
Başarının devamını diliyorum.
Dost kalemi kutlarım+10+ant
Nice güzel paylaşımlara.
Sevgi ve saygılarımla....
'tuz yiyeceklerin bozulmasını önler. peki tuz bozulursa onun bozulmasını kim önler?' demiştir. Allahın rasülü 'ümmetimden iki sınıf insan vardır; amirler (idareciler) ve alimler..... onlar düzgün olursa insanlar da düzgün olurlar, onlar bozulursa insanlar da bozulurlar' buyurmuştur.
Yazmada ve ülküsünü/ülkesini anlatmada kararlılığını sürdüren bir Kalem.
Kutluyorum Sayın ÇOBAN'ı.
Erdemle.
TÜM YORUMLAR (7)