uçurumun kenarından sarkıtılmış ipin ucundaydı çelimsiz bedeni,
boşlukta öylece sallanıp duruyordu ruhunu yitirmiş belleği,
bir saatin sarkacı olmuş,
gidip geliyordu her saniye
bir sağa bir sola,
tik, tak
tik, tak….
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık



