bana ellerini tarif et thais
ellerini, gökyüzünü okşayan
yoksa nereden bulurum
taşın altına iliştirdiğin bulutu
kağıttan gemileri kundaklayıp
haykırdılar gece yarısı, thais
sonra suları bıçakladılar, sonsuz sigaralarını
körpe ağaçlara söndürüp
külleri seyrettiler, yıldız rendelenmiş gökyüzü şahit
para karşılığı ölü mutluluklar ihraç eden
dilini değdirip çekmiş, aşkı hiç tatmamış
kurak ve mübarek hayat kadınları şahit
bana pencereleri anlat thais
pencereleri, bir kuş çatlayışınca geniş
yoksa nasıl havalanabilir
yere düşürdüğüm bir tutam sahipsiz kanat
maktulün ölüsünü
allahsız bir cemaat kaldırdı, thais
geldiler, gördüler, hep beraber yenildik
gece tam zamanlı bir işkenceydi
konuşturuldu bütün ketum baykuşlar
gammazlandık, artık her birimiz
kanı kapkara bir ihtilalden alacaklı
favorileri upuzun esmer çocuklarız
çünkü paris’te bohem,
ama cezayir’de katil her fransız
bana aynaları anlat thais
aynalar, arkası resim, kenarları yaldız
yoksa nasıl parçalarım yüzümü avuçlarıma alıp
yoksa nasıl, yoksa nasıl…
kağıttan şehirleri kesip
parçaladılar gece yarısı, thais
haki bir kaputa sarıldık
sövüldük ve dağlara savrulduk günde beş vakit
bir distopya sağanağı altında
topallayan şarkılarımız şahit
thais, ben bir körüm
Mustafa Seyfi 2Kayıt Tarihi : 11.9.2025 15:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.