Türlü donlarda göründü nice,
Gahı şah oldu, gahı da bende.
Aşkın sırrına erdi bu yürek,
Her bir zerrende, Hakk'ı görende.
Gâhı bir derviş, gâhı bir sultan,
Aşkınla yandım, ey ulu Rahman.
Her bir surette, varsın aşikâr,
Sensin gönlümde, ezeli berdar.
Gâhı bir çiçek, gâhı bir bülbül,
Aşkınla dolu, zerresi bir gül.
Her bir nefeste, seni anarım,
Aşkınla coşup, sana yanarım.
Gâhı bir umman, gâhı bir damla,
Aşkınla aktı, gözümde damla.
Her bir bakışta, seni görürüm,
Aşkınla eriyip, sana gelirim.
Gâhı bir ateş, gâhı serin yel,
Aşkınla pervane, bu divane el.
Her anda bekleyip, seni ararım,
Aşkınla yanıp, sana koşarım.
Gâhı bir gizem, gâhı da bir sır,
Aşkınla coştu, gönlümdeki hır.
Her bir sözde, seni söylerim,
Aşkınla dolup, sana gelirim.
Kemter Abdal'ım, aşkla yanarım,
Her bir surette, seni ararım.
Aşkınla eriyip, sana varırım,
Her bir zerrede, seni bulurum.
Kayıt Tarihi : 22.4.2025 12:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu içli dizeler, ilahi aşkın sonsuz tezahürlerini ve bu aşkla yanan bir kalbin her şeyde Hakk'ı görme halini ne güzel ifade ediyor. Şair, Hakk'ın nice farklı surette göründüğünü, bazen bir şah, bazen bir bende olduğunu dile getirerek, ilahi varlığın her türlü kılıkta tecelli edebileceğine işaret ediyor. Aşkın sırrına eren bu yürek, evrenin her bir zerresinde Hakk'ı müşahede ediyor. Şair, bazen bir dervişin tevazusuyla, bazen bir sultanın teslimiyetiyle ulu Rahman'a olan aşkını dile getiriyor. Hakk'ın her bir surette aşikar olduğunu ve O'nun ezelden beri gönlünde yer ettiğini vurguluyor. Bazen bir çiçeğin güzelliğinde, bazen bir bülbülün aşk dolu nağmelerinde ilahi aşkı bulan şair, her nefeste O'nu anıyor ve aşkıyla coşup yanıyor. İlahi aşk bazen bir umman gibi sonsuz, bazen bir damla gibi içli bir gözyaşı oluyor. Her bakışta Hakk'ı gören aşık, bu aşkla eriyip O'na doğru yol alıyor. Bazen bir ateşin yakıcılığıyla, bazen serin bir yelin hafifliğiyle hissedilen aşk, divane bir eli pervane gibi Hakk'ın etrafında döndürüyor. Her an O'nu bekleyen ve arayan gönül, aşkıyla yanıp O'na koşuyor. İlahi aşk bazen bir gizem, bazen bir sır perdesi ardında hissediliyor. Bu aşkla coşan gönüldeki arzu, her sözde Hakk'ı zikrediyor ve O'na doğru bir yönelişle dolup taşıyor. Kemter Abdal'ın aşkla yanan kalbi, her surette Hakk'ı arıyor, O'nun aşkıyla eriyip O'na varıyor ve nihayetinde her bir zerrede O'nu buluyor. Bu şiir, ilahi aşkın sonsuzluğu ve her şeyde tecelli eden birliği üzerine derin bir tefekkür sunuyor.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!