hayat bütün hıncıyla yüklendi üzerime
ezdi ince elekten eleyip tozunu boğaza serpti
kırk mevlidi okunuyor şimdi bütün camilerinde istanbulun
gözü yaşlı annem geliyor gözlerimin önüne sonra eski sevgililerim
olanca gücümle haykırıyorum bu kadar seviyordunuz da neredeydiniz
en çok vefasızlık kırdı belimi
saçımın ağaran her teli bir ihanet
yüzümdeki her çizgi bir terk edilmişliğin
eseri aynalar söyledi
ben yalanın yanından bile geçmem
yalansa onların yalanı
gözlerimdeki yaşama sevincinin
kaybolması bir sanal terk ediliş
aşk siyah beyaz filmlerde kalalı
epey zaman olmuş geç öğrendim
hiçbir yara tek taraflı kanamaz
buna adım gibi eminim
kimi dışarı sızar kimi içinde kangren olur
bunu annem söyledi
aşık olmasa bile sevebilmeyi de
çocuk gözlemlerimden
kırkbeş yıl babamın yasını tuttu
sadakatini de ondan
annem ki bir iffet abidesi
bakışıyla okşar beni
rahmet ne zaman yağsa
şükrederdi açar ellerini
itikatı ondan öğrendik saygıyı şefkati vefayı
tarla dönüşü yürümez koşardı
atlı yetişemezdi arkasından
ömrünün son demi
gözlerinde derin bir hüzün ve şükür
ah şu benim derdim bitse de
o"da ağız dolusu gülse
aşka aç ölüyorum
bütün olasılıkları denedim çıkar yol yok
zaman avucumdan kaydı gitti
bize düşen derin tefekkür
ey ölümün arkasından ağlayıp sızlayan
vefasız geçmişim
değil mi ki dünyada herkes misafir
ben yalnızca bir ibretim
paranız sizin olsun
bana sevgiden bahsedin aşkı söyleyin
benim sonumu hazırladınız
bari anneme taziyeye gelmeyin.
8 Ocak 2020
A v r a s y a
Ahmet Erdem
Kayıt Tarihi : 9.1.2020 13:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Üçüncü mısrada mevlütü değil mevlidi yazılır TDK ya göre
Devamını okumadım imlası düzelince döneceğim şiire inşallah
tam bu noktada hep annemizin dizini daha doğrusunu ana rahmini özlüyoruz işte.
Yazmak da olmasa sancıdan ölür insan .kutlarım güzel bir şiir.
TÜM YORUMLAR (4)