son bir defa daha duyabilsen ç/ağlayan sesimi…
koynunda aldım aşka dair ne varsa
en üryan hevesimi
ve gözlerinin dolusunda kaldı
yalnızlığımın ağulu sesi
hangi kanlı isyan durdurabilir
mevsimsiz yağmurlarımı bilmem ki
oysa ben sana saklamıştım
şarap tadında en doyumsuz sevişmelerimi
kınından çektiğin insafsız cümlelerinle
ve en can alıcı darbelerinle
susturdun içimin sana ait bütün ezgilerini
ve ben ağır yaralı serzenişlerimi
astım dudaklarımın arasına
sakladım dilimin lâl-i mührünü
naftalin kokulu tavanarasına adı sen olan bütün geceleri
yaktım şehrimin taş kaldırımlarında
şimdi sen beni çıkar hayatından
Sen yalan ettin ve ben gittim
ve simdi
dönülmeyen yollarda kendimi kaybettim...
bir mısrada saklı kaldı gülüşlerim
batıyor iğneler sona duran üzüntülerim
sevmek miydi acaba yanlış mıydı bedenin
her satırda seni yazıyorum, deli miydi düşlerim
susuverdim birden, geldin sayfama
düşündükçe kırılan, düşen salkıma
ben uzun bir aradan sıradan
sen değil miydin giren aklıma
çarşaf beyazı yüzün, nede kirli sözün
ben değil miydim ilk sözün, ilk gözün
matrak kelimeler gelirdi, içinde hüzün
sen değil miydin bana yalan, ben ise özün
şimdi her aynada bir yabancı
adını söyleyen dudaklar yok artık
ve ben sustuğumda bile, içimde
bin kez bağırıyor adın — yankısız bir dağ gibi
şimdi gidiyorum, yok o sıcak kalp o zaman
derin bir iz bıraktı, geride kalan hep yalan
bir hikâyede ben miydim sadık, ve de yaman
ölü versin zaman, duru versin geleceği saran o yaran
yazıyorum, duyuyorum seni şimdi içimde
görmüyorum, ismin sadece şuan dilimde
bir hatıra var, fotoğrafın geçmişte
seni anımsatmasın gelecek zihnimde
söylediklerim kafamdan kalbime
girmesin, gelsin sözlerim yerine
acılar bir beste yapmış
bir gün çalacak, gelecek kabrime
Kayıt Tarihi : 18.6.2025 22:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!