Tarık Torun Şiirleri - Şair Tarık Torun

Tarık Torun


Arzın dönüm noktası, bak! Coğrafi keşifler,
Bulunca pusulayı durmaz artık kâşifler.
Coğrafi bilgi artmış, cesur gemici rehber.
Okyanuslar ötesi, artık başlıyor sefer.
Yol arayıp duruyor, batı doğuya muhtaç,

Devamını Oku
Tarık Torun

Yaban arısı gibi kanat açmış göklere
Ağır ağır tırmanır Şentepe yamacına
Huzur içinde gider çiçek saçmış göklere,
Metrodan alır yolcu ulaşır amacına

Ne de güzel oluyor tepeden kuşbakışı

Devamını Oku
Tarık Torun

Bahar geldi yaz geldi
Kalbime bir haz geldi.
Kalk gülüm oynayalım
Sarı saplı saz geldi.

Çarşıya kiraz geldi

Devamını Oku
Tarık Torun


Ebruli bakışların altında gülen bahar,
Lavanta kokusuyla bitmesin leyl-ü nehar,

Ilgıt esen yeliyle alnımızı okşarken,
Çağıltılı nehirler vadilere koşarken,

Devamını Oku
Tarık Torun

Gidin çocuklar gidin radyasyonsuz kırlara,
Nisan yağmurlarının öptüğü bozkırlara,
Binin buluttan ata yetişin rüzgârlara,
Selam verin göklerden çiçekli diyarlara,
Meleklerin yurdunda dönün bahtiyarlara,
Gidin çocuklar gidin radyasyonsuz kırlara,

Devamını Oku
Tarık Torun

Köşe bucak yanımdın,
Damarımda kanımdın,
Hani benim canımdın,

Darda kaldım gelsene,
Zorda kaldım gelsene,

Devamını Oku
Tarık Torun

Sararınca başaklar bir temmuz güneşiyle
Ateş dilli gündüzler buluşunca eşiyle

Nar yüzlü öğlen vakti kurutur gözyaşını
Güneş tatlandırırken yaz ile kış aşını

Devamını Oku
Tarık Torun

Benim doğduğum topraklar Asya, Avrupa ve Afrika’nın merkezi konumunda olan Anadolu’nun bağrındadır. Buradaki insanlar, Anavatan Orta Asya’dan göç edip gelen Oğuz Boylarının Dede Korkut neslinden olan Baksı Türklerindendir, bu yüzden benim köyümün adı Baksı’dır.
Benim doğduğum bu topraklarda her sabah güneş umuda, aşka, sevdaya, hasrete ve çalışma azmine bir başka ihtişamla doğar. Tabiat erkenden ışıl ışıl uyanır, güne Bismillah diyerekten erkenden başlanır.
İklimi bir başkadır benim topraklarımın kışları çetindir, bembeyaz kar örtüsü itinayla boyar etrafı altı ay yerden kalkmaz. Yağmurlar karlar üstüne sağanak sağanak yağar, dağdan taştan cepheye koşan ordu gibi seller sular akar. Karışır deli Çoruh’a coştukça coşar. Kabardıkça kabarır tıpkı benim sevdalı yüreğim gibi. Kimi zaman da bir bakarsınız süzülen bir gelin gibi nazlı nazlı da akar deli Çoruh. E! Ne dersiniz o bir Karadenizlidir. Bereket sunar çevresine. Yolu uzundur uzanır Batum Delta ovasına doğru.

Bir küheylan hızıyla, geçerken topraklardan,
Dağlara ferman sesi, duyulur uzaklardan,

Devamını Oku
Tarık Torun

Aldı bağrımı ateş, gönlüm hicrana yandı
Göçmen kuşlar misali ben hicretten hicretten
Özlemin kanatları ufuklara dayandı
Şiir oldu lal dili ben hasretten hasretten

Bulutların gözyaşı firakla filizlendi

Devamını Oku
Tarık Torun

“Şiddete maruz kalan hanımlarımıza”

Benim sevda çiçeğim sana nasıl kıyarım,
Bütüne varmak için sendedir diğer yarım,

Sebeb-i nüzulümsün anam, bacım eşimsin,

Devamını Oku