Tarihin En Büyük Esir Ulusu

Mehmed Sarı
620

ŞİİR


8

TAKİPÇİ

Tarihin En Büyük Esir Ulusu

Olanağı yok seni anlatmanın
Derdin,
çıplak dağların gibi kararır durur
kaplamış koca bir diyarı.
Acın okyanuslarca derin,
Tanyıldızınca yüce ve aktır özlemin...

Anlatımın olanaklı değil senin
Kara yazılarla dökülemezsin ak kağıda,
Resmedilemez
kum deryalarına benzetilerek
özgürlüğe susuzluğun,
Yazı yeterli değil
çizgi yeterli değil
yeterli değil söz seni anlatmaya...

Sen koca bir halksın
varlığı inkar gelinmiş
ve özgürlüğü çiğnenmiş
kurtlar ve sırtlanlarca,
Hesabedilen
20 milyon diye
30 milyon diye,
Daha fazlasın belki de...

Uzun ve karanlık bir yoldan geliyorsun bugüne,
Diken üstünde konaklıyorsun kendi bahçende,
Kırbaç altındasın kendi evinde,
Dertlerin tarif edilemiyor
tarif edilemiyor acın
tarif edilemiyor çektiğin çile...

Sen koca bir halksın
kökün tarihlerce derin,
Kırbaç altındasın beylerince,
Kıskaç altındasın çapul taburlarınca.
Düşmanlar kaplamış dört bir yanını
Ayakların prangada,
Dilin kilitli,
Kelepçede ellerin...

Kahrın en büyüğünü sen taşıdın sırtında
Zulmün en iğrenci sana reva görüldü
Utancı seninle yaşıyor çağdaş dünya
Talan bıçaklarıyla parçalandı vatanın,
Zehir bombardımanına uğradın bir tek sen
Yirminci yuzyılın son çeyreğinde
Halepçe'de....

Olanağı yok seni anlatmanın
Bir- beş değil senin düşmanların,
Çirkef, kalleş ve sırıtkan
Zalimlerle kaplı dört- bir yanın...

Başlangıcı belirsiz bir yoldan geliyorsun- karanlık,
Her adıım başı yolunda bir kahpe pusu,
Her adımda bir bıçak sırtına saplanan.
Yılan- çiyan içindesin
düşmanlarla haşir- neşir
tam orta yerinde dunyanın...

Olanaklı değil seni anlatmak kelimelerle
Ancak yürekten okunabilir sevdan,
Ancak yürekte parlar umudun
Ve ancak
yüreğimi kanatarak
çizebilirim ben
acını, kavganı ve sevdanı senin...

Sen bir koca halksın
sen bir öksüz welatsın
çöllerce susuz,
dağlarca sarp ve yalçın
düşe kalka yürüyen
karanlık gecenin sonuna doğru...
Ve ben,
sol göğsümün orta yerine
tırnaklarımla kazıyorum ki şunu:
Mutlak olarak dinecektir acın
Gelecektir uzak değil
bu kara gecenin sonu,
Özgür olacaktır Kürdistan
ve tarihin en büyük esir ulusu...

Nisan 1988

Mehmed Sarı
Kayıt Tarihi : 28.2.2005 01:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mahir Demir
    Mahir Demir

    Bu bin yılda, hala milliyetçilikle diğer ırkları ezmekten haz alanlar var. Sınırların, kimliklerin söz konusu olmadığı, dünya kaynaklarının özgürce ve adaletlice paylaşımı olması gerekirken hala varlık savaşı verme zorunda bırakılanların olması insanlığımıza yakışmıyor.

    eyvallah.

    Cevap Yaz
  • Sinan Karakaş
    Sinan Karakaş

    Kutluyorum duyarlılığınızı, acı aslında insan olanların acısı, ortadoğunun yetim milleti kürtlere görülen reva, işkencenin her türlüsü, milliyetçiliği çoktan geçmiş, soykırıma, şovenizme, jenoside bir milletin yok edilmesi amaçlanarak uygulanan yöntemler olmuş, teşekkürler yüreğinize Selam ve Saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Sevilay Çartık
    Sevilay Çartık

    halepçe şehitlerine rahmet diliyorum. Eşitliği benimseyen, dil, din, ırk ayrımı yapılmadan özgürce yaşanılan bir dünya diliyorum......... Katliam yanlılarının barınamadığı bir dünya................

    Sayın Sarı beyefendi sizi ve şiirinizi alkışlıyorum. Tebrikler.+10

    Cevap Yaz
  • Mehmet Çobanoğlu
    Mehmet Çobanoğlu

    Merhaba Mehmet Sarı hoca Halepçe çok güzel beğeniyle okudum bu güzel şiiri ,kivrem değerli yoldaş,Tarihler 16 Mart 1988’i gösterdiğinde baharın ilk günlerini yaşayan Halepçe semaları, savaş uçaklarının ürkütücü sesiyle başlamıştı güne. Iki gün öncesinde yaşanan başkaldırı ve Halepçe’nin işgalden kurtarılması sevinci yerini derin bir korkuya bırakmıştı. Ve bombalar kentin kalbine inmeye başlamıştı. Halepçe tarihin tanık olduğu en büyük katliamlardan birin hedefi olmuştu. Bir anda her taraf insan cesetleriyle dolmuş, kentin sokaklarında gezen zehirli gazlar, insanları birer birer yere sermeye başlamıştı.
    Evet Halepçe’de tam 20 yıl önce acı bir katliam yaşandı. 5 bini aşkın insan kimyasal gazlardan zehirlenerek hayatını kaybetti. Tarihe ‘Halepçe Katliamı’ olarak geçen bu katliam, Kürtlerin tüm taleplerini kanla bastıran diktator Saddam Hüseyin tarafından gerçekleştirilmişti.Bu katliam Türkiye devletı tarafında örtbas edilmeye çalışıldı,Türkiye de giden gözlemci ve sözde araştırma grubu Halepçede kimyasal silah kulanmamış diye rapor tutmuştu.Yıllar sonra ağız değiştirip günah çıkarmaya çalıştılar.O unutulmayan günü prodesto etmek için bugün Türkiye-İstanbul şehri Taksim meydanında oturma eylemı gerçekleştirdik.BDP’nın Sultan Gazi ilçe başkanı katliamla ilgili basın açıklamasını okudu,kitle olaysız bir şekilde dağıldı O katliamda hardal gazı, sarin gazı, tabun gazı gibi bir çok sinir gazı ve hidrojen siyanid kulanılmıştı bunarlı örtbas eden devletleri Faşist Sadamı ve faşist rajmini ve o dönemde Sadam’ı destekleyen ABD ve diğer emperyalist ülkereden bir gün hesap soracaktır.Halepçe şehitleri ölümsüzler………………..Yüreğinize sağlık.....Yaşasın ezilen ulusların özgürlük mücadalesi....


    Saygılarımla
    Mehmet Çobanoğlu

    Cevap Yaz
  • İsmail Sağır
    İsmail Sağır

    YÜREĞİNE SAĞLIK DEĞERLİ DOST... ŞİİR ADINA GÜZELDİ...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (18)

Mehmed Sarı