Hep denize girdim mi kopar aklımda bir fırtına
Çünkü insan en çok suya girince insandır
Bahçemde göndere çekilmiş beyaz bayraklar
çölde sarı bir ses yükseliyor
göçebe bir kuş yerleşiyor kumdan saraylara
gözlerin seni işaret ediyor
ellerin seni
ellerin seni işaret ediyor
düşmüş bir kral nasıl bir düş görebilir
ve mağrur bir tarih yazabilir kendine.
sanki deniz bir kuyuya dökülür
dağılır saraylarına mevsimler öbek öbek.
siyah kadife bir kandili işaret eder
savrulur kelimeler eli değdikçe canına.
ey sonyazdan kovulmuş akşam gürültüsü
eski bir vakitte kimyası bozulan
istenmez ve yabanıl bir kulsun sen
hala çiftede misin
istenmez ve yabanıl bir kulsun sen
Sesizlik bir martıdır bilir misin
Kimse anlamadı bir dağa sevdamızı yüklerken biz
Tarihe güvenmeyin hüzün ve tutku kardeştir
Ahşap bir bozkırda uzar gider kelimeleriniz
Kimse anlamadı bir dağa sevdamızı yüklerken biz
Sesim bir uçuruma düşüyor
Kelimeler paramparça
Her bitiş taze bir başlangıçtır
Çünkü sen gidiyorsun
Zaten sen gidiyorsun
sesimi avlulardan aldılar,
bir kurşunla örttüler üzerimi,
başka bir semtin rüzgarı mıydım ki,
ruhumu yelken bezine sardılar.
1.sürgünüm sessizliğin sabah olduğu yerlerde,
ıssızlığın kalabalık,acının kardeş olduğu yerlerde.
2.sokaklara açılmayan kapılardan
çocukların güneşe bakamadığı yerlerde.
3.sürgünüm,
çünkü aklımdaki en güzel gökyüzüyle geldim.
gece tünemiştir soylu tenekelerin üzerine
ve haykırmadadır kanayan elleriyle
ceketim nerde
yıldızlar parlamakta lakin kendini tüketmektedir gece
aşk bir salgındır
Bir kez tepeden baktım bu şehre
Bir yanda deniz bir yanda fındık bahçeleri
Gün boyu deniz kenarında büyüyen bir halk
Gece kahvehaneler dolusu
Hiç bir metin kaale alınmadı ki
Bir büyü olmalı bu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!