Söndü şehrimde bütün ışıklar
Zifiri karanlığa gömüldü sokakları,
Ev ev servetini talan etti yağmacılar,
Delik deşik edilmiştir yüksek duvarları.
Soldu bahçelerimin elvan çiçekleri,
Sonradan öğreniyor insan
Ağır bedellerle dersler aldığını,
Sonradan tadıyor insan
Düşmenin yürek yakan acısını,
Sonradan tanıyor insan
İhanetin gönül yakan kahrını,
Bir gönül macerasında heba ettim gençliğimi,
Bir vefasız canan uğruna hibe ettim kalbimi,
Suya yazmışım meğer en saf sevda hayalimi,
Söyle pençesinde can verdiğim, değdi mi?
Saatler yazdı zindan gece nöbetlerimi,
Geçiyor vakit anbean akan sular gibi,
Geçiyor ömür tarlasından sular gibi,
Gah gül yeşertir gah zakkum diken,
Geçiyor tırpan can teninden yolar gibi,
Komaz ardında mahsül, yıkar bendini,
Geçiyor hışımla kayadan çağlayanlar gibi,
Her söz erbabını sanma sühendan
Sükut sandığındır alâ sühendan.
Her söz erbabını sanma sühendan,
Sükut sandığındır alâ sühendan.
Sürmelidir yarim sürmelidir,
Çağırıram, çıkmaz içerden,
Demir kapıları siyah sürmelidir.
Sürmelidir yarim sürmelidir,
Giderem, bakmaz ardımdan,
Nerede süvarin kızıl kısrak?
Hangi vatan yamacında şaha kalkarken düşürdün sırtından?
Hangi ihanet çukuruna takıldı ayağın da tökezledin?
Söyle süvarisiz kısrak,
Nerede kılıcı, martinisi serdengeçti süvarinin?
Aslında hiç bir şey için acele etmeye gerek yoktu,
Talih, kader bildiğini okuyordu zaten,
Türlü sıkıntı, hastalık yanımıza kâr kaldı,
Bir de saçlarımızı beyazla değiştirdik,
Boşa telaştı, ölüp gidecektik zaten,
Kazandığımız bizden sonrakilere kâr kaldı,
Gözlerim rast geldi sana,
Bir çift alev topu attın bana,
Yakıp küle çevirdin beni,
Merhamet bile etmedin cana.
Söyle ey sevgili bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!