yalnızlığında gül bitiren çığlık,
durgun su derinliğinde birden,
ateşten kalbini şaire sundu.
anladım aşkın mucizesini.
sesini duydum hicaz faslında.
yıkanmış kum taneleri gibi;
duru su aydınlığınca mavi,
sesin o yitik zaman meyvesi.
gülünce gümüş ağzının ejderi,
kanlı bir kristal düşer geceye.
şarkında ses yangının izi.
göğsünde hüznün çocuğu Urfa.
bilirim sevdamız sesindir senin.
göğsünün üstünde büyüttüğün gül,
daha kaç asrı besleyecek.
ağzında alevi Türkçe’min kandil
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Devamını Oku
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta